İtalya gemisinin dümenine geçecek kadın politikacı: Kim bu Giorgia Meloni?

İtalya gemisinin dümenine geçecek kadın politikacı: Kim bu Giorgia Meloni?
Yayınlama: 08.08.2022
161
A+
A-

Başbakan Mario Draghi’nin istifasıyla 25 Eylül’de genel seçimlere gidilecek olan İtalya’da, sandıktan sağcı Giorgia Meloni’nin çıkacağına kesin gözüyle bakılıyor. Meloni, 15 yaşından beri aşırı sağın bir parçası…

Genel seçim tarihinin belli olmasıyla birlikte Roma yangın yeri. Gözler İtalya’nın Kardeşleri partisinin lideri Giorgia Meloni’nin üzerinde. Bugünlerde hangi televizyon kanalını açarsanız açın, hangi gazeteyi elinize alırsanız alın, Meloni hep baş köşede. Tüm Avrupa, İtalya’nın dümenine geçecek bu kadın siyasetçiyi ve siyasi eğilimlerini merak ediyor. Sağcı mıdır? Faşist midir? Mussolini’nin yeni versiyonu mu?…

Çizme’nin olası yeni başbakanı Giorgia Meloni gerçekte kimdir?

OBEZ GIORGIA, EVDE YANGIN ÇIKARMIŞ

Roma’da 15 ocak 1977’te dünyaya gözlerini açan Giorgia Meloni’nin babası Sardinya adasının Cagliari, annesi ise Sicilya adasının Messina’sından. Baba aileyi terk edip Kanarya Adaları’na yerleştiğinde geride iki küçük kız bırakır: Giorgia ve kendisinden iki yaş büyük ablası Arianna. İki kardeş çok iyi anlaşıp geçinirlermiş. Öyle ki, siyasette de Giorgia’nın en büyük destekçilerinden biri ablası Arianna. Baba bırakıp gittiği için evin tüm yükünü sırtlayan anne Anna, aslında bir yazar. Josie Bell takma adıyla 140 kadar aşk romanı yazmış. Ancak yazarlık para etmeyince aile sıkıntılı dönemler geçirmiş.

Arianna’nın anlattıklarından öğreniyoruz ki, bugünlerde Roma siyasi hayatını tutuşturan Giorgia, küçükken ablasıyla birlikte evlerini gerçekten de yakıp kül etmiş. Altı ve dört yaşlarındaki iki kız kardeş evde odalarında oynarken mum yakıp salona çizgi film izlemeye gitmişler. Yanan mum tül perde üzerine düşünce evde yangın başlamış, ve sonuçta içinde yaşanamayacak kadar büyük hasara neden olmuş. Meloni ailesi, anneannenin kendi yaşlı annesiyle yaşadığı 45 metrekarelik evlerine taşınmak zorunda kalmış. “Hiçbir şeyimiz yoktu. Zor günlerdi,” diye anlatıyor Arianna o yılları. Giorgia obezite sorunu da yaşamış. Dokuz yaşındayken 65 kilo geldiği için arkadaşlarının alaylarına, zorbalıklarına maruz kalıyormuş. Pes etmemiş, diyet yaparak normal kiloya inmiş.

FAŞİST HAREKETE 15 YAŞINDA KATILDI

Lise mezunu olan, üniversiteye gitmeyen Giorgia Meloni, 1992 yılında, daha 15 yaşındayken, faşist Movimento Sociale İtaliano (İtalyan Sosyal Hareketi) partisinin gençlik örgütü olan Gençlik Cephesi’ne katılarak siyasete atılır. Sonraki yıllarda sağcı Alleanza Nazionale’ye (Ulusal İttifak) geçer ve 2006 yılında milletvekili seçilir. 2008 yılında eski başbakan Silvio Berlusconi’nin hükümetinde Gençlik Bakanı olur. 2012’de İtalya’nın Kardeşleri partisinin kurucuları arasında yer alır. 2014’ten bu yana bu partinin başkanlığını yürüten Meloni, 29 Eylül 2020’den itibaren Avrupa Birliği Parlamentosu’nda bulunan Avrupa Muhafazakârlar ve Reformcular Partisi’nin de başkanı.

İspanya’da radikal sağcı Vox partisinin düzenlediği gösteride yaptığı konuşma kendisine hatırlatıldığında, faşist olup olmadığına dair sorulara her seferinde net bir şekilde hayır cevabı veren Giorgia Meloni, Corriere della Sera gazetesinde yayımlanan bir söyleşisinde, “İtalya’nın Kardeşleri partisinin DNA’sında faşist, ırkçı, yahudi aleyhtarlığı nostaljileri bulunmuyor. Bunların hiçbirine yer yok. DNA’mızda geçmiş, şimdiki ve gelecek her rejimi reddetme var” diyor.

Meloni’nin kendi hayat öyküsünü anlattığı “Ben Giorgia’yım” adlı bir kitabı da var. O kitapta kim olduğunu, nelere inandığını, siyasi kariyerini nasıl yaptığını anlatıyor. Yazdıklarına göre, her şey bir meydan okumayla başlamış: “Herkesin biri olmayı hedeflediği bir dünyada, kendi kendime dayattığım meydan okuma, ‘bedeli ne olursa olsun kendim kalabilmek’.”

EVLİLİK DIŞI BİRLIKTELİĞİNDEN KIZI VAR

Liderliğini yaptığı İtalya’nın Kardeşleri partisi göç, güvenlik ve sosyal konularda açıkça sağcı tutumları destekliyor. Eski bir faşist sloganı olan “Dio, patria, famiglia” (Tanrı, vatan, aile) savunuculuğu yapıyor, ama hepsi sözde. Özel hayatına bakacak olursak, Tgcom24’ün gazetecilerinden Andrea Giambruno ile birlikteliği var. Çift sağcı bir siyasi lidere yaraşır şekilde kilisede törenle evlenmiş değil, birlikte yaşıyor ve 2016 yılında kızları Ginevra dünyaya geldi. Geleneksel aile yapısını savunan Giorgia Meloni’ye bu nedenle ciddi eleştiriler var.

İtalyan aşırı sağı, Meloni’yi desteklemediğini yüksek sesle dile getirmekten çekinmiyor. 1997’de kurulan aşırı sağcı, neo-faşist Forza Nuova (Yeni Güç) partisinin lideri Giuliano Castellino, Repubblica’da yayımlanan mektubunda Meloni’yi topa tuttu: “Sizinle savaşıyoruz Giorgia ve seçimlerde kaybettiğinizi görmek istiyoruz, çünkü Monti’yi desteklediniz, Brüksel ve Avrupa Merkez Bankası’na karşı net olmadınız. Çünkü DSÖ ve sağlık tiranlığına karşı çıkmadınız, aşı pasaportu (yeşil geçiş kartı), iş şantajı ve aşı zorunluluğunu destekleyen sahte muhalefetsiniz. Son olarak, NATO’nun yanında yer alıp, Rusya’ya karşı savaştan yana oldunuz.”

Fransa’da Le Pen liderliğindeki sağ hareketin AB, NATO ve savaş karşıtı olduğunu hatırlatalım hemen.

Meloni ise güçlü bir AB, NATO ve Atlantik politikaları taraftarı.

İTALYA’DA BAŞKANLIK SİSTEMİ TEHLİKESİ

Sağ popülist söylemleri kullanan Giorgia Meloni, faşist eğilimde politika yapmayı koalisyon ortağı olan Kuzey Ligi’ne ve onun lideri Matteo Salvini’ye bırakmış görünüyor. Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella ile yaptığı görüşmede, iktidara geldiği takdirde “Draghi’nin yarım bıraktığı reformları ve acendasını” harfiyen hayata geçireceği sözü veren Meloni’nin İtalya için en büyük tehlikesi, seçim sonunda anayasayı değiştirebilecek güce ulaşabilecek olması.

Meloni parlamenter sistemin terk edilmesi ve İtalya’ya başkanlık sistemi yani “tek adam” yönetimini getirmekten yana. İtalya’da bu yönde anayasayı değiştirme girişimi 2016’da bir referandumla yapıldı, ancak halk hayır oyu kullanarak durdurdu. Tabii siyasiler pes etmedi, halkın durdurduğu anayasa değişikliğini başka türlü hayata geçirmenin yollarını aradılar. Eylül 2020’de Covid salgını başlamadan birkaç ay önce, yeni bir referandum yapıldı Çizme’de. Dile getirilen amaç milletvekili ve senatör sayısını azaltarak tasarruf yapmak idi. Halk evet oyu kullandı, sonucunda milletvekili sayısı 630’dan 400’e, senatör sayısı ise 315’den 200’e indi. Ancak şöyle bir tehlike ortaya çıktı: Bu seçimlerde büyük-orta ölçekli kentleri kapsamına alan seçim bölgelerinin ağırlığı artacak. Dolayısıyla sağ koalisyon partileri bu seçim sonucunda birlikte yüzde 60’ı bularak Anayasayı değiştirme gücüne sahip olabilir.

Giorgia Meloni, bir süredir İtalya’nın başkanlık sistemine geçmesi gerektiğini söyleyip duruyor. Gerisini, Türkiye’yi de göz önüne alarak siz düşünün!…

BIRGÜL GÖKER PERDISA – ROMA

FOTO: CPAC 2022 con Hermann Tertsch y Victor Gonzalez / commons.wikimedia.org/

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.