Yeni bir yıl: “Yeni şeyler söylemek lazım cancağzım”

Yeni bir yıl: “Yeni şeyler söylemek lazım cancağzım”
Yayınlama: 07.01.2022
45
A+
A-

Sosyal ağlar bu kadar yoğun kullanılırken, yeni yıl mesajlarının azalması düşündürücü.

 

“Her gün bir yerden göçmek ne iyi.

Her gün bir yere konmak ne güzel.

Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.

Dünle beraber gitti, cancağzım,

Ne kadar söz varsa düne ait.

Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.”

Bu sözleri şiire döker hoşgörünün üstadı Mevlana Celaleddin Rumi, Divan-ı Kebir’inde.

Mevlana’nın bu şiirini Sezen Aksu’nun “Işık Doğudan Yükselir” albümünde “Yeniliğe Doğru” şarkısında yeniden keşfettik.

Yeniye doğru giderken, yeniye doğru girerken yeni şeyler söylemek lazım.

Oysa biz, yeni yıla girerken sevdiklerimize, arkadaşlarımıza, dostlarımıza yeni yılda güzel dileklerimizi azaltır olduk.

Yeni yıl mesajları göndermez olduk.

HAŞLANAN KURBAĞA SENDROMU

Tam dört yıl önce bir ocak ayında, “Haşlanan Kurbağa Sendromu” ile bir ülkenin bir toplumun nasıl dönüştüğünü yazmıştım…

Bir kurbağayı kaynar suyun içine atarsanız kendini hemen dışarı atar. Ancak, aynı kurbağayı ılık suyun içine koyarsanız ve korkutmazsanız öylece kımıldamadan duracaktır. Suyu alttan yavaş yavaş ısıtırsanız sıcaklık yükselirken kurbağa hiçbir şey yapmaz tersine keyif de alır. Yükselen sıcaklıkta kurbağa gittikçe daha çok sersemleyecektir, ta ki dışarı çıkacak hali kalmayıncaya kadar. Kaçmak için hiçbir engel kalmadığı halde dışarı kaçmaz, haşlanıp pişer. Çünkü kurbağanın sinir sistemi ani değişikliklere programlanmıştır, yavaş yavaş ve usul usul gerçekleşen değişimlere değil.

Türkiye’de liberal aydınlar ve dolayısıyla toplum, Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki değişim karşısında “haşlanan kurbağa sendromu” tepkisi verdi hep.

Yeni ve yeniden, yeni yılın başında “haşlanan kurbağa sendromu” tepkisi veriyoruz, sevdiklerimize göndereceğimiz yeni yıl mesajlarımızı azaltarak…

Bir arkadaşım dikkat çekti, toplumumuzda yeni yıl mesajlarının, yeni yıl paylaşımlarının giderek azaldığına.

Eskiden, çok önceden yılbaşı kartları gönderirdik sevdiklerimize üç-beş satır da olsa. Yılbaşı kartlarını unuttuk sosyal ağların gelişmesiyle.

Sosyal ağlar bu kadar yoğun kullanılırken, yeni yıl mesajlarının azalması düşündürücü.

Size de öyle gelmiyor mu?

Yine de, size de (u)mutlu yıllar…

FİKRET AYDEMİR – BRÜKSEL

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.