Kuzey Akım boru hattını ABD mi patlattı? Yıldız gazetecinin iddiası Federal Meclis’e taşındı

Pulitzer ödüllü ABD’li gazeteci Seymour Hersh ,  ABD’li dalgıçların Norveç’in yardımıyla Kuzey Akım boru hattına patlayıcı yerleştirdiğini ve  Joe Biden’ın işin içinde olduğunu iddia etti. 85 yaşındaki Hersh’in iddiaları Alman Meclisi’ne taşındı.

Ortadoğu uzmanı ünlü gazeteci Hersh söz konusu suçlamaları ile böylece ABD’li iktisatçı Jeffrey Sachs’ın iddialarına da destek vermiş oldu.  Efsanevi NYT gazetecisi Hersh, ABD’nin Kuzey Akım’ı Kremlin’in Almanya ve Batı Avrupa üzerindeki baskı aracı olarak gördüğünü ve Batı’nın Ukrayna’ya verdiği desteği zayıflatabileceği endişesinin saldırıda etkili olduğunu yazıyor.

Diğer taraftan Kuzey Akım 2’ye yönelik saldırıların arkasında ABD hükümetinin olduğunun ortaya çıkması, Federal Meclis’te özel bir oturuma da yol açtı.

AfD MECLİSTE SORDU: “HÜKÜMETİN HABERİ VAR MIYDI?”

Sağ popülist parti Almanya İçin alternatif (AfD), Federal Meclis’teki Kuzey Akım doğal gaz boru hatlarında meydana gelen patlamalarla ilgili soru işaretlerinin açıklığa kavuşturulmasını talep etti. AfD Meclis Grubu Başkanı Tino Chrupalla sorunun ”NATO’nun önde gelen gücünün ülkemizin Avrupa sularındaki hayati önem taşıyan kritik altyapısına bir saldırı gerçekleştirip gerçekleştirmediği” olduğunu söyledi.

“ABD BİRLİKLERİ ARTIK ALMANYA’DA KALAMAZ”

Chrupalla “Böyle bir durumda, ABD birlikleri artık Almanya’da kalamaz: Sonuç, tüm ABD birliklerinin geri çekilmesi olacaktır. Federal Meclis’in,  hükümetin hangi bilgilere sahip olduğunu bilmeye hakkı vardır” diye konuştu.

SOL PARTİ DE SORUYOR

Aynı zamanda Sol Parti Meclis Grubundan da milletvekillerinin federal hükümete benzer yönde soru sormak istedikleri öğrenildi.

Eylül ayında Baltık Denizi’ndeki İsveç ve Danimarka ekonomik bölgelerinde meydana gelen toplam dört patlama, Rus gazını Almanya’ya taşımak için inşa edilen Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru hatlarında çok sayıda sızıntıya neden olmuştu. Boru hatları patlamalar sırasında çalışmıyordu ancak gaz içeriyordu. İsveç’e göre olayın ardında sabotaj var.

Fransız haber ajansı AFP’ye göre, şüpheler ”hemen Rusya’ya yöneltildi, ancak Moskova herhangi bir sorumluluğu üstlenmeyi ise reddetti”.

BİDEN SAVURDUĞU TEHDİDİ GERÇEKLEŞTİRDİ Mİ?

Berliner Kurier gazetesine göre Rusya ise o dönemde patlamalardan ABD’nin sorumlu olabileceğini belirtmiş, Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, ”ABD Başkanı, ABD’nin savurduğu tehdidi gerçekleştirip gerçekleştirmediği yönündeki soruya cevap vermeli” demişti.

ABD Başkanı Joe Biden o dönemde Rusya’yı işte şu sözlerle uyarmıştı: “O zaman artık Kuzey Akım 2 olmayacak”.

Almanya Sosyal Demokrat Parti’li (SPD) Şansölye Olaf Scholz’un (SPD) Washington’a yaptığı ziyarette, Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesinden haftalar önce ABD Başkanı Joe Biden “Rusya komşu ülkeyi işgal ederse o zaman artık Kuzey Akım 2 de olmayacak” uyarısında bulunmuş, “Buna bir son vereceğiz” demişti.

ALMANYA KUZEY AKIM 2’Yİ ASKIYA ALMIŞTI

O dönemdeki soru, ABD’nin boru hattının işletmeye alınmasını engellemek için Nord Stream 2 AG’yi işleten şirkete yaptırım uygulanıp uygulanmayacağıydı. İşte o dönemde Kuzey Akım 2 projesine son veren ise Alman hükümeti oldu: Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri müdahalesinden kısa bir süre önce, Berlin projeyi askıya almıştı. Scholz, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçı bölgelerin bağımsızlığını tanımasına tepki gösteriyordu.

OPERASYON NORVEÇ’İN ÜSLERİNDEN Mİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ?

Diğer taraftan Baltık Denizi’ndeki Kuzey Akım boru hatlarındaki patlamalardan ABD Donanması dalgıçlarının sorumlu olduğunu bildiren Hersh operasyonun ABD’nin Norveç’teki Ryyge ve Sola üslerinden gerçekleştirildiğini ileri sürüyor. ABD birliklerinin Norveç tarafından desteklendiğini ve bir P8 keşif uçuşu kullanarak patlamayı tetiklediğini söylüyor.

OLAF SCHOLZ BİLMECESİ

Hersh’e göre, Danimarka ve İsveç ise bilgilendirilmeliydi. ABD Başkanı Joe Biden’ın da işin içinde  olduğu ve uzaktan patlatma konusunda ısrar ettiğini bildiriyor ancak ilgili haberde Almanya Başbakanı  Olaf Scholz’un iddia edilen operasyondan haberdar olup olmadığını açıklamıyor. ABD’li yetkililer ise haberi yalanladı.

DPA VE AFP AJANSLARI TEMKİNLİ YAZIYOR

Öte yandan Alman Basın Ajansı (dpa) söz konusu iddiaların yer aldığı haberle ilgili “Kuzey Akım boru hattı ile ilgili haber büyük ölçüde isimsiz bir kaynağa dayanıyor gibi görünüyor. Saygın ABD medyası başlangıçta bu habere yanıt vermedi” değerlendirmesini yaparken AFP ise “85 yaşındaki Hersh, ABD’de deneyimli bir araştırmacı gazeteci olarak kabul ediliyor. Ancak son yıllarda komplo teorileri yaymakla suçlanıyor” yorumuna yer verdi.

Tagesschau’da konuya ilişkin yorumlarda söz konusu iddialar “tutarsız” olarak nitelendirildi.

Norveç Dışişleri Bakanlığı yetkilileri Dagbladet’e yaptıkları açıklamada ”Bu iddialar elbette saçmalık” derken Berliner Zeitung’un Oslo’daki hükümet çevrelerinden edindiği bilgilere göre ise Hersh’in  makalesi çok sayıda olgusal hata içeriyor.

HERSH “KİM OLDUKLARINI SÖYLEYEMEM”

Bununla birlikte Berliner Zeitung gazetesinde yer alan habere göre Vietnam Savaşı sırasında My Lai katliamını ifşa eden gazeteci Hersh  Rusya’nın devlet haber ajansı Tass’a ise şunları söylemekle yetindi:

“Neler olup bittiği hakkında oldukça fazla şey bilen bazı insanlar var. Tabii ki kim olduğunu söyleyemem.”

DPA Kremlin sözcüsü de özellikle Almanya’nın zarar gören taraf olarak ilgili haberi görmezden gelmemesi gerektiğini söylediğini aktardı.

Çin’in devlet gazetesi Global Times şöyle yazdı: ”ABD’nin geçmişte yaptıkları göz önüne alındığında, Çinli uzmanlar Hersh’in haberinin son derece güvenilir olduğuna inanıyor ve Washington’un inkarlarına rağmen, Rusya’nın raporun belirleyici değerine dair daha fazla kanıt bulması engellenemez.”

SEYMOUR HERSH HAKKINDA

Hersh, CBS, Associated Press ve New Yorker gibi prestijli medya kuruluşlarında gazeteci olarak çalıştı. Aynı zamanda London Review of Books yazarı da olan Seymour Hersh

2015 yılına kadar haftalık The New Yorker dergisinde çalıştı. Seymour Hersh, Vietnam Savaşı sırasında ABD Ordusunun My Lai katliamında işlediği savaş suçlarını ifşa etmesiyle adını ilk kez 1969’da duyurdu. Vietnam’da ABD’nin 500 köylüyü öldürdüğü Mai Lai katliamını haberleştirip Amerikan yönetiminin katliamı nasıl örtbas ettiğini ortaya koyan Hersh, 1970’de Amerikan gazeteciliğinin en prestijli ödülü kabul edilen Pulitzer’e layık görülmüştü. 2004’te, Üçüncü Körfez Savaşı sırasında ABD Ordusu’nun Irak’ın Ebu Gureyb hapishanesindeki işkence skandalını yayınladı. ABD’li gazeteci Seymour Hersh, London Review of Books’un internet sitesinde yayımlanan makalesinde, Bin Ladin’in 2011 yılında öldürüldüğü sırada firari olmadığını, 2006 yılından beri Pakistan istihbarat servisi tarafından esir tutulduğunu da yazmıştı. Hersh, Pakistan istihbaratından bir yetkilinin 25 milyon dolar karşılığında Bin Ladin’in yerini ABD istihbaratıyla paylaştığını iddia etmişti.

ABD istihbaratından emekli bir kişinin verdiği bilgiye dayanan Hersh, Bin Ladin’in “çatışma sırasında öldürüldüğü” bilgisinin de doğru olmadığına, Bin Ladin’le çatışmaya girilmediğine işaret etmişti. Amerikalı yıldız gazeteci Hersh‘in, Suriye’deki zehirli gaz saldırılarıyla ilgili yayınları da dünya çapında yankı yarattı.

YENİ POSTA – STUTTGART

FOTO: (Seymour Hersh) Institute for Policy Studies / Commons Wikimedia ve AA