Sessiz Batı: “Tanıklık” bitti, şimdi “hesap” zamanı mı?

Sessiz Batı: “Tanıklık” bitti, şimdi “hesap” zamanı mı?
Yayınlama: 09.10.2025
Düzenleme: 12.10.2025 00:09
23
A+
A-

İsrail, 7 Ekim 2023’ten bu yana Filistin halkına yönelik şiddet ve sistematik ihlallerini, uluslararası sularda gerçekleştirilen Global Sumud Flotilla operasyonu üzerinden bir kez daha gözler önüne serdi. Flotilla’ya katılan 461 aktivistin yasa dışı biçimde gözaltına alınması, yalnızca uluslararası hukukun çiğnenmesi değil, aynı zamanda küresel dayanışma hareketlerine karşı bir gözdağı niteliği taşıyor.

Aktivistler arasında çok sayıda tanınmış isimler de yer alıyordu, hepsi insani yardım ve Gazze’ye yönelik ablukanın kırılmasını amaçlayan uluslararası bir eylemin parçasıydı. Gözaltına alınan aktivistler, İsrail’in Ktzi’ot hapishanesinde ciddi insan hakları ihlallerine maruz kaldı. Uluslararası hukuk çerçevesinde temel haklar olan avukatla görüşme, aileyle iletişim ve tıbbi bakım hakları sistematik biçimde engellendi. Gözaltına alınanların bir kısmı uzun süreli açlık ve susuzlukla, hijyenik olmayan koşullarda tutuldu, bazıları gözleri bağlanmış ve kelepçelenmiş şekilde uzun süre hapsedildi. Bu koşullar, İsrail’in Filistin halkına uyguladığı uzun süreli ve sistematik baskı mekanizmalarını anımsatıyor ve uluslararası toplum için ciddi bir uyarı niteliği taşıyor. İsrail İç Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in aktivistleri “terörist” olarak nitelendirmesi ve kamu önünde hedef göstermesi, sadece gözaltı sürecini değil, aynı zamanda uluslararası hukukun ihlal edilmesine göz yuman siyaseti de görünür kılıyor.

Aktivistlerin açıklamaları, yaşadıkları koşullara rağmen, Filistin halkının maruz kaldığı baskı ve zulümle kıyaslandığında kendi durumlarının görece hafif olduğunu vurguluyor. Bu bilinç, hem uluslararası dayanışma ağlarının hem de küresel kamuoyunun dikkatini İsrail’in uzun süredir devam eden abluka ve saldırılarına çekiyor. İtalya ve İspanya’da başlayan genel grevler ve kitlesel eylemler, uluslararası dayanışmanın boyutunu gösteriyor. İşçi sınıfı, gençlik ve sivil toplumun küresel ölçekte organize olduğu bu mobilizasyonlar, yalnızca aktivistlerin serbest bırakılmasını talep etmekle kalmıyor, aynı zamanda İsrail’in Filistin’e yönelik uzun süredir süren sistematik şiddetine karşı bir duruş olarak okunmalı.

Gelişmeler, uluslararası hukuk, insan hakları ve etik sorumlulukların sorgulanmasını zorunlu kılıyor. Global Sumud Flotilla aktivistlerinin gözaltına alınması, dayanışmanın ve uluslararası hak mücadelesinin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Uluslararası toplumun, hukuku ve insan haklarını görmezden gelerek sessiz kalması, yalnızca mevcut durumu meşrulaştırmakla kalmayacak, gelecekteki ihlallere de kapı aralayacak. Yeni Posta gazetesinin YouTube kanalında gazeteci yazar Çağdaş Gökbel (İrlanda) konuya ilişkin Işın Ertürk’ün (Almanya) sorularını yanıtladı.

YENİ POSTA – STUTTGART

FOTO: Joseph Yates – Unsplash