Can Atalay meselesi: “Avrupa’daki demokratik güçler kayıtsız kalmamalı”
Soma Faciası, Ermenek maden kazası, Adana öğrenci yurdu yangını, Çorlu tren kazası gibi Türkiye’deki birçok toplumsal dava ile gazeteci ve yazarların düşünce özgürlüğü davalarında avukatlık yapan, Gezi olaylarında Taksim Dayanışmasının avukatlığını yürüten ve bu nedenle Gezi Parkı davasında yargılanıp 2022’de 18 yıl hapis cezasına çarptırılan Türkiye İşçi Partisinden Hatay milletvekili Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesinin yankıları Avrupa’da da sürüyor.
30 Ocak 2024 tarihinde tutukluluğu hakkında Anayasa Mahkemesinin iki kez hak ihlâli kararı vermesine rağmen milletvekilliği AK Parti Hükûmeti tarafından mecliste bir yazı okutularak düşürülen ve Silivri Cezaevi’nde tutukluğu devam eden Can Atalay meselesi üzerine gazeteci ve yayıncı Birol Kılıç www.tuerkische-allgemeine.de haber sitesinde bir analiz kaleme aldı.
Avusturya’da çalışmalarını sürdüren Kılıç yazısında “Başkaları adına utanmak” başlıklı yazısında
“Ankara’daki hükümet, TBMM’de Türk anayasasını tehditkar bir şekilde ayaklar altına alıyor. Demokrasi kakokrasiye dönüştü… AB ve Avusturya’daki demokratik güçler bugüne kadar olduğu gibi kayıtsız kalmamalı. Ankara’daki hükümetin TBMM’de hukukun üstünlüğünü, halkın iradesini ve anayasayı göz ardı etmemesi gerekiyor.İstikrarsız Türkiye’deki durum, uzatılan koluyla AB’ye doğru ilerleyen bir “çılgın krize” doğru gidiyor. Ankara’daki hükümetin beşinci kolu veya ithal ettiği demokratik siyasi sorunlar da Avusturya’ya yol açabilir ve açacaktır” uyarılarında bulundu.
Birol Kılıç’ın yazısının tamamı şöyle:
YENİ POSTA – VİYANA
FOTO: Christian Lue auf Unsplash – Marius Oprea auf Unsplash/ X (Twitter)