Başbakan Merz hakkında suç duyurusu: Savaş suçuna övgü nazi diliyle yapılıyor

Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarına ilişkin skandal niteliğindeki açıklaması nedeniyle kamuoyunda ve hukuk çevrelerinde sert tepkilerle karşı karşıya. Aralarında siyasetçiler, hukukçular, sanatçılar ve gazetecilerin de bulunduğu çok sayıda tanınmış isim, Merz hakkında Anayasa ve uluslararası hukuk ihlali gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.

Merz’in 17 Haziran 2025 tarihinde Kanada’daki G7 Zirvesi sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İran’a hava saldırıları düzenleyen İsrail‘e “Hepimiz adına kirli işleri halleniyor” diyerek teşekkür etmesi hem içerdiği dil hem de taşıdığı siyasi mesaj nedeniyle sert biçimde eleştiriliyor. Suç duyurusunun imzacılarına göre, Almanya Başbakanı’nın bu sözleri hem Alman Anayasası’nın 9, 25 ve 26. maddelerine hem de BM Sözleşmesi’nin temel ilkelerine aykırı.

Suç duyurusunda özellikle Almanya Ceza Yasası’nın 80a maddesi vurgulanıyor. Bu maddeye göre, bir saldırı savaşına teşvik, kamuoyunu kışkırtıcı propaganda yoluyla yapılırsa suç teşkil ediyor. Merz’in “hepimiz adına” ifadesiyle İsrail’in İran’a yönelik saldırılarını alenen desteklemesi, hukuki açıdan bu kapsama giriyor.

Daha da çarpıcı olan, Merz’in kullandığı “pis işler” (Alm. Drecksarbeit) ifadesinin, Nazi döneminde SS subayı August Häfner tarafından 1942 yılında Babi Yar’da 34 bin Yahudi’nin katledilmesini meşrulaştırmak için kullanılmış olması. Suç duyurusu metninde bu benzerlik özel olarak vurgulanıyor: “Nazi döneminden kalma bir tabirle modern bir saldırı savaşını övmek, hukuk ve tarih açısından tam bir skandaldır.”

ULUSLARARASI HUKUKA AÇIKÇA AYKIRI

Birleşmiş Milletler Şartı’nın 2.3 ve 2.4 maddelerine atıf yapılan suç duyurusunda, uluslararası anlaşmazlıkların barışçıl yollarla çözülmesinin zorunluluğu ve güç kullanımının açık şekilde yasaklanması hatırlatılıyor. Buna rağmen Almanya Başbakanı’nın, İsrail’in hava saldırılarını destekleyici bir şekilde “görev bilinci” olarak nitelendirmesi, BM hukukunu açıkça ihlal ediyor.

Ayrıca Merz’in, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun “İran nükleer bomba yapmak üzereydi” yönündeki iddiasını gerekçe olarak göstermesi, 23 yıldır tekrarlanan asılsız söylemlere dayandığı için inandırıcılıktan uzak ve manipülatif bir söylem olarak değerlendiriliyor. Amerikan istihbarat kaynaklarının bu iddiayı teyit etmediği de bildiriliyor.

KİMLER İMZALADI?

Başbakan Merz’e karşı açılan suç duyurusunun imzacıları arasında tanınmış oyuncu Dieter Hallervorden, gazeteci ve NachDenkSeiten kurucusu Albrecht Müller, yazar Jens Berger, sanatçı Uwe Steimle, eski milletvekilleri Andrej Hunko, Zaklin Nastic, yayıncılar, akademisyenler ve insan hakları savunucuları bulunuyor. Suç duyurusuna verilen destek her geçen gün artıyor.

İlk imzacıların tam listesi şöyle:

1. Dieter Hallervorden – Oyuncu
2. Albrecht Müller – NachDenkSeiten Yayıncısı ve Başbakanlık eski Koordinatörü
3. Jens Berger – NachDenkSeiten Genel Yayın Yönetmeni
4. Uwe Steimle – Kabaretist (Komedyen)
5. Dr. Diether Dehm – Müzisyen, Yayıncı (weltnetz.tv)
6. Anette Sorg – NachDenkSeiten
7. Klaus Dieter Böhm – İş insanı
8. Dr. Matthias Oehme – Yayıncı (Eulenspiegelgruppe)
9. Alexa Rodrian – Şarkıcı
10. Sebastian Bahlo – Özgür Düşünürler Birliği Başkanı (Freidenkerverband)
11. Lukas Zeise – Yayıncı
12. Dr. Jenny Farrell – Edebiyat Bilimci
13. Jens Fischer Rodrian – Müzisyen
14. Prof. Dr. Uli Barnickel – Heykeltraş
15. Prof. Dr. Sönke Hundt – weltnetz.tv
16. Dr. Sabine Kebir – Yayıncı
17. Marion Schneider – İş insanı
18. Patrik Baab – Gazeteci ve Yazar
19. Andrej Hunko – Sol Parti Meclis Grubu eski milletvekili
20. Michael von der Schulenburg – Avrupa Parlamentosu Akıl/Sağduyu ve Adalet Partisi BSW milletvekili
21. Wolfgang Gehrcke – Sol Parti eski Milletvekili
22. Christiane Reymann – Yayıncı
23. Zaklin Nastic – BSW eski milletvekili

YARGIYA VE TOPLUMA ÇAĞRI

İmzacı grup, Merz’in açıklamasının sadece siyasi bir skandal değil, aynı zamanda toplumda savaş propagandasını normalleştiren ve tehlikeli bir örnek teşkil eden bir ifade olduğunu belirtiyor. Genel Başsavcılık ve Berlin Savcılığına yapılan çağrıda, hukukun üstünlüğü adına soruşturma açılması ve Merz’in yasal sorumluluğunun araştırılmasıtalep ediliyor.

Bu gelişme, Almanya’da demokratik değerlerin, savaş karşıtlığının ve anayasal sorumlulukların ciddi biçimde sınandığı bir dönüm noktasına işaret ediyor.

YENİ POSTA – BERLİN

KAYNAK: https://www.nachdenkseiten.de/?p=134789

FOTO: Michael Lucan – Creative Commons Attribution-Share Alike 3.0 de