Ermeni meselesi: Prof. Dr. Haluk Selvi “Tek çözüm güçlü Türk diasporası”
TOAB Esslingen / Nürtingen’in Ermeni meselesi ile ilgili toplantısına katılan Prof. Dr. Haluk Selvi “Ermeni meselesinde siyasi, iktisadi, askeri yönden güçlü bir Türkiye güçlü bir Türk diasporası” en önemli çözüm ve hareket yönüdür” diye konuştu.
Sakarya Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi’nin kurucusu Prof. Dr. Haluk Selvi, Esslingen-Nürtingen Türk Okul Aile Birlikleri Derneği TOAB Ess / Nür’ün konuğu oldu. Zoom üzerinden gerçekleşen ve YouTube’dan canlı yayınlanan toplantıda. Sakarya Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim görevlilerinden Prof. Dr. Haluk Selvi ”Soykırım Yalanı – Türk-Ermeni İlişkilerinden Tarihsel Gerçekler” başlığını taşıyan toplantıya konuşmacı olarak katıldı.
“Ermeni meselesinde siyasi, iktisadi, askeri yönden güçlü bir Türkiye güçlü bir Türk diasporası en önemli çözüm ve hareket yönüdür. Başka çözüm yolu yoktur” diyen
Prof. Dr. Haluk Selvi’nin toplantıda aktardıklarından satır başları şöyle:
“DOĞU ANADOLU’YU VERSEK DE KÜFREDECEKLER“
“Aksi takdirde bu konuları parlamentolara alıp her 24 Nisan’da Türklere küfredecekler.
Biz Doğu Anadolu’yu versek de toplanıp bize yine küfredecekler. Verilecek tavizimiz yoktur.
Hiçbir millet çocuklarını bu itham altında yetiştirmek istemez. Burası kırılma noktasıdır, bizim kırmızı çizgimizdir.
“ERMENİ DİASPORASI ALMANYA’DA DA ÖRGÜTLENİYOR”
Ermenileri dünyada iki kısma ayırıyoruz.
Birincisi Ermenistan’da yaşayan Ermeniler 2,5 milyon civarında
Diğeri dünyanın dört bir yanında yaşayan Diaspora Ermenileri ise 4- 4,5 milyon civarında
Ermenistan Cumhuriyeti zayıf ve ayakta duramayacak vaziyettedir. Bizim küçük bir vilayetimiz gibidir. Ancak Ermeni diasporası örgütlenmiştir. Fransa ve ABD’den sonra Almanya’da da örgütlenmeye başlamıştır.
“LOZAN’DAN SONRA BİZİM İÇİN ERMENİ MESELESİ BİTMİŞTİR”
Dünyada en örgütlü diaspora Yahudi ve Rumlardır. Sonra Ermeniler gelir.
Lozan anlaşmasından sonra bizim için Ermeni meselesi bitmiştir. Sınırlar belirlenmiştir. Fakat diaspora için bu böyle değildir.
Tek hedefleri sözde ‘soykırımı’ kabul ettirmektir. Bunun için kültür ve eğitim alanında 70 bine yakın Ermeni soykırımı ile ilgili kitap, makale, yayın yapmışlardır.
Türkiye’de 1985 yılında Ermeni sorunu ile ilgili sadece iki kitap vardı. Asala suikastları ile yapmamız gerekenleri anladık.
“DİL, KÜLTÜR VE TARİH ÇALIŞMASI ŞART”
Yapacağımız şey, kültür eğitim faaliyetleri ile kendi tarihimizi ayakta tutmak için dil çalışmaları şart.
Dünyanın dört bir tarafına yayılmış Türkler için dil çalışması, kültür çalışması ve tarih çalışması yapmamız gereklidir. Aksi takdirde yaşanılan toplum içinde çocuklarımız eriyip gideceklerdir. Biz biz olmaktan çıkacağız.
“BİRLİK OLMAK ZORUNDAYIZ”
Dini ve manevi değerler de en başta gelir. Bunlar hassasiyetimiz olacak ve bir arada olmaktan mutlu olacağız. Derneklere destek vereceğiz. Dernekleşmek çok önemli.
İçinde bulunduğunuz ülkenin siyasetinde yer almak, okumak ekonomisinde bulunmak, yardımlaşmak ve o ülkenin oy kullanan insani olmak çok önemli…
Haksız ithamlar içinde kalmak istemiyorsak, gücümüzü göstermek istiyorsak, sesimizi duyurmak istiyorsak bir arada olmak zorundayız, beraber yürümek zorundayız.
Çocuklarımıza yüksek tahsil yaptırmak zorundayız.”
“YANLIŞ BİLGİLER DOLAŞIYOR”
Diğer taraftan Stuttgart Başkonsolosu Eğitim Ataşesi Dr. Ümit Kaptı da “Yurtdışında yaşayan Türk toplumundan sorular alıyoruz. Çok fazla bilgi aktarımı ile karşı karşıyayız. Türk toplumu arasında dolaşan yanlış bilgilerin cevabı bu toplantılarda veriliyor. Bu her yıl önümüze konan çok önemli konuda, birçok açık soruya cevap vereceğinden katılanlar açısından çok faydalı olacağını düşünüyorum. Bu vesile ile Türk toplumunun 23 Nisan Ulusla Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyorum” dedi.
“AVRUPALI TÜRKLER DERTLERİNİ ANLATMAKTA SORUN YAŞIYOR”
Öte yandan TOAB Esslingen / Nürtingen Başkanı Güven Toymaz da konuşmasında Avrupa’da yaşayan yaklaşık 5 milyon Türkiye kökenlinin Ermeni meselesi konusunda yeterince bilgiye sahip olmadığına işaret etti. Toymaz özetle şunları söyledi:
“Avrupalı Türkler haklı olduğu konularda kendini ifade etme zorluğu yaşıyor. Her millet kendi tarihini kendi dilinde okumalı ve anlamalıdır. Avrupa’da yaşayan Türk toplumunun anadiline ne kadar ihtiyacı olduğu bir kez daha anlaşılmaktadır.
Bu yüzden ‘Yolumuzu aydınlatan Işık Türkçe’ diyoruz. Mücadele vereceğiniz konuda ayakta kalabilmeniz, bilinçli olmanıza, ve tarih bilginize bağlıdır. Bu sayede geleceğinizi teminat altına alabilir, çocuklarınızı çıkar politikalarından koruyabilirsiniz. Tarihini bilmeden yaşayan toplumların ayakta kalmaları mümkün değildir.
Hiçbir tahrik ve heyecana kapılmadan birlik ve beraberlik içinde insan haklarını ve toplum çıkarlarını ön planda tutarak yolumuza devam edeceğiz. Yüzüncü yılına yaklaştığımız Cumhuriyetimize mesnetsiz yakıştırmaları yapan politikacılara inat, tarih tarihçilerin işidir diyerek, tarihçilerden dinleyeceğiz. Önyargılı politikacılardan değil.”
Moderasyonu TOAB Ess Başkanı Güven Toymaz tarafından üstlenilen konferansta . derneğin sürdürülebilir etkinlikler kapsamındaki “Ben–Anadilim–Geleceğim” adlı program çerçevesinde gerçekleşti.
YENİ POSTA – STUTTGART
FOTO: A.A.