Aşırı sağın iktidar oyunu ciddi: AfD kimleri Almanya’dan atacak? 

Aşırı sağın iktidar oyunu ciddi: AfD kimleri Almanya’dan atacak? 
Yayınlama: 12.03.2024
232
A+
A-

AfD (Almanya için Alternatif) partisinin önde gelen teorisyenlerinden ve AfD’nin Thüringer eyaletindeki Meclis Grubu Başkanı Björn Höcke’nin görüşleri 2018 yılında bir kitapta yayınlandı. Başlığını Türkçeye “Bir Nehirde İkinci Defa Hiçbir Zaman” diye çevirebileceğimiz bu kitabında, Höcke şunları yazıyor: 

“Almanya yabancı halkların eğemenliğinden geri alınmalıdır, onlardan kurtarılmalıdır. (…) Bunun için geniş kapsamlı, büyük bir Re-Migration (geriye göç), geriye dönüş gereklidir. (…) Siyasi rakipler Almanya’dan dışarı çıkarılmalıdırlar, gerekirse şiddet uygulanmalıdır…” (Bkz. Wikipedia, AfD konusu.)

“Netzwerk Correctiv” adlı araştırmacı bir basın ağı, bir süre önce AfD’li politikacıların, neonazilerin ve bazı işadamlarının 2023’ün ekim ayında, Potsdam yakınlarında bir otelde buluştuklarını açıkladı. Correctiv’in bildirdiğine göre toplantıya katılanlar, göçmenlerin sayısının nasıl azaltılacağını, onların Almanya’dan nasıl dışarı atılacağını tartışmışlardı. 

“Correctiv” bu toplantıları açıklayınca Almanya ayağa kalktı. Toplumun çeşitli çevrelerinden AfD’ye sert tepkiler geldi. AfD önce savunmaya geçti, “Bu gayriresmi bir toplantıdır, AfD’den katılanlar partinin resmi temsilcileri değildir,” gibi gerekçeler gösterdi. Ancak uzun süre savunmada kalmadı, karşı saldırıya geçti. Örneğin Björn Höcke, “Nüfusu 20-30 milyon arasında azalmış bir Almanya’yı düşünebiliyorum, Almanya bunu kabullenmemelidir,” diyordu. Yani kitabında belirttiği gibi “Re-Migration”. Höcke Almanya’daki göçmenleri geldikleri ülkelere geri göndererek Almanya’daki “etnik Alman olmayan nüfusu” azaltmak istediğini açıklıyor.

AfD’nin Almanya’dan sürmek istedikleri kimler?

İlk önce, Alman vatandaşı olmayan 12 milyonu aşkın göçmen. Sonra da, kaçıncı kuşaktan Almanya`da olursa olsun, göçmen kökenli Alman vatandaşları. 

Höcke’ye göre, sadece asimile olanlar Almanya’da kalabilir?

Asimile olmanın kıstasları nelerdir? Kimin asimile olup olmadığına kim karar verecek? Belli değil.

ALMAN TOPLUMUNDAN TEPKİ

Bütün bu gelişmeler karşısında Almanya toplumu sessiz kalmadı. Almanya’nın sadece büyük şehirlerinde değil, kasabalarında da AfD’e, ırkçılığa karşı yürüyüşler mitingler yapıldı, yapılıyor.

Aslında AfD yeni ortaya çıkmadı. Stuttgart’ta 1992 yılında “Republikaner in Baden-Württemberg- REP”, yani “Baden-Württemberg’deki Cumhuriyetçiler-REP” adlı parti yüzde 10,1 oy aldı ve 15 milletvekili ile üçüncü büyük parti olarak Baden-Württemberg eyalet parlamentosuna girdi. Bu, göçmen karşıtı ve içinde aşırı sağcıları da barındıran bir partiydi.

Daha sonra, 2001 yılında, Hamburg “şehir eyaletinde” eski bir yargıç olan Roland Schill “Partei Rechtsstaatlicher Offensive” adında bir parti kurdu. Bu parti kurucusunun adından dolayı, “Schill Partisi” olarak anıldı. Parti 2001 yılında eyalet seçimlerinde yüzde 19,4 oy alarak 25 milletvekili ile Hamburg eyalet parlamentosuna girdi. Schill Partisi, CDU (Hıristiyan Demokrat Birliği) ve “Freie Demokratische Partei-FDP” (Hür Demokrat Parti) ile bir koalisyon hükümeti oluşturdu ve Hamburg eyaleti başbakan yardımcısı oldu. Schill Partisi’nin en büyük özelliği, ırkçılığı ve göçmen karşıtılığıydı.

Yine Bremen “şehir eyaletinde” ve Bremenhaven şehrinde “Die Bürger in Wut-BIW”  (Kızgın Vatandaşlar Seçim Alternatifi) 2007 ve 2011 yıllarında bir milletvekili ile eyalet parlamentosuna girdi. Bu “seçim alternatifi” de Schill Partisi’nden ayrılan kişiler tarafından kurulmuştu ve onun da Schill Partisi gibi en önemli politikası göçmenlere karşı olmaktı.

Almanya`nın yakın tarihinde ırkçılar, göçmen karşıtları, faşistler her zaman oldular. Ancak göçmen düşmanlığına ve ırkçılığa karşı tepki hiç bu kadar güçlü olmamıştı.

Siyasi partiler, sendikalar, kliseler, yardım kurumları, işveren kuruluşları, otomobil endiüstrisi, Alman Havayolları (Lufthansa), toplumun çok farklı gurupları ırkçılığa karşı ayakta.

Örneğin “Büyükanneler Grubu”, okul öğrenci birlikleri, çevreciler, yüksek öğrenim kuruluşları vb. hep yürüyüşlerde, mitinglerde yer alıyorlar.

GÖSTERİLER VE GÖÇMENLER  

Ancak Alman toplumu içindeki oranları yüzde 28’e kadar varan göçmenler nerede? Göçmen kökenliler yürüyüşlerde,mitinglerde genellikle yoklar. Frankfurt şehrini örnek alalım. Frankfurt’ta nüfusun yüzde 53’ü, gençlerin yüzde 60’ı, okula giden çocukların yüzde 70 kadarı göçmen kökenli. 

Frankfurt’ta 25 Ocak 2024’te AfD’ye karşı yapılan ilk mitinge 100 bin kadar protestocu katıldı. Ancak bu mitingde göçmenlerin sayısı 7-8 bini geçmedi.

Kısa süre sonra, 4 Şubat’ta Frankfurt’ta ikinci miting daha düzenlendi. Mitinge 25 bin kişi katıldı. Bütün alanı dolaştım, alandaki göçmen sayısı bin kişiyi geçmezdi.

Böyle bir ortamda göçmenler özellikle de Almanya`da ve Frankfurt`ta önemli bir nüfusa sahip olan Türkler, Kürtler, Faslılar yoktu. İranlılar, Afganlar, Suriyeliler yoktular. Frankfurt’taki 180 kadar farklı etnik yapıdan insanların çok büyük bir çoğunluğu da yoktu, yoktu, yoktu… Tamiller, Vietnamlilar, Afrika`nın 54 ülkesinden, Frankfurt’ta oturanlar da yoktu.

Cami dernekleri, cami cemaatleri, çeşitli kültür dernekleri, hemşehri dernekleri, spor dernekleri falan yoktu.

Diğer şehirlerdeki yürüyüşlerde, mitinglerde de durum Frankfurt`tan çok farklı değil.

AfD’ye, ırkçılığa, göçmen düşmanlığına, faşizme karşı mücadele, sadece Almanların sorunuymuş gibi, göçmenler ortada yoktu.

Eğer bu AfD iktidara gelirse, ilk önce cami dernekleri, cami cemaati, kültür dernekleri, şehir dernekleri, hemşeri dernekleri vs., hiçbiri kalmayacak.

Minareli, minaresiz camileri de yıkacaklar. Alman tarihinde örnekleri var. Türk bakkalı, kasabı, Türk lokantası da kaybolacak. Türk dönercileri de kalmaz herhalde. Artık çok sayıda döner üreticisi Almanlar var. Döner büfelerini de herhalde Almanlar işletir.

Almanya artık sadece etnik Almanların Almanya’sı değil. Burada yaşayan herkesin Almanya’sı.

1950’li yılların sonunda başlayan misafir işçilik, kalıcılığa, göçmenliğe dönüştü. 20, 30, 40 yıl geçti ve artık “önümüzdeki yaz dönüyoruz” masallarına kimse inanmıyor.

AfD iktidara gelirse, hepimiz altında kalacağız.

Dr. İ. HALİL ÖZAK – FRANKFURT 

GÖRSEL: ÖMER YAPRAKKIRAN