Tsunami kapıda: “Avrupalı Türk 10 milyar avro vergi ödemek zorunda kalacak”

Prof. Dr. Faruk Şen, finansal hesap bilgilerinin otomatik değişimine ilişkin anlaşmanın yürürlüğe girmesinden en çok Avrupalı Türklerin zarar göreceğini ve en az 10 milyar avro vergi ödemek zorunda kalacaklarını bildirdi. Diyanet’e yüzlerce cami bağışlayan Avrupalı Türklerle ilgili bu önemli konuya Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ise duyarlılık göstermesi gerektiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararı ile yurtdışında yaşayan milyonlarca Türk vatandaşının banka bilgilerinin, 2019 ve 2020’yi de kapsayacak şekilde ilgili ülkelerle paylaşılmasının yolunu açan anlaşmanın “tarihsel bir hata” olduğu bir kez daha vurgulandı. Bu kararın Avrupa Türklerine çok pahalıya mal olacağını hatırlatan TAVAK Vakfı Direktörü Prof. Dr. Faruk Şen, özetle şu önemli uyarılarda bulundu:

“Avrupa’da OECD çerçevesinde yapılan anlaşmaya göre ülkeler başka ülkelerde yaşayan insanlarının kendi ülkelerindeki hesaplarını karşı ülkeye bildiriyorlar. Bu kara para karşısında yapılan bir işbirliği anlaşması, ama bundan en fazla zarar görecek veya tek zarar görecek olan Avrupa’da yaşayan 6 milyon Türk kökenli göçmen olacak.

AVRUPALI TÜRKLERİ ZOR DURUMDA BIRAKAN BİR KARAR

Avrupa’da yaşayan Türklerin hiçbir zaman kara parayla ilişkisi olmaz. Zira bunlar çok az para kazanırlar. Kazandıkları paraları da daha önce maalesef yeşil sermayeye, işçi şirketlerine ve bazı dolandırıcı bankalara kaptırmışlardı. Paralarını Türkiye’ye gönderip yatırım yapan insanlar bu yatırımlarından az bir kira gelirine sahip. Birçoğu bu kira gelirlerini yıllık vergi beyannamelerinde bildirmiyorlar.

6 milyon insanın bu bilgilendirme çerçevesinde en az 10 milyar avro, içinde yaşadıkları ülkelerin vergi dairelerine para ödemeleri gerekecek. Hükümet böyle bir kararı nasıl alır? Böyle bir kararı tartışmadan nasıl uygulamaya sokar? Niçin erteleme istenmez?

Başka yollardan Türkiye’ye birçok kara para ve uyuşturucu madde gelirken bunlara karşı duyarlılık göstermeyen ülkemiz niye Türkleri dışlayan bir karara imza attı ve bu imzanın kurallarını uygulama kararlarını niye ertelemedi? Bunların tartışılması lazım…

BİRÇOK KURUM BUNA SESSİZ KALDI

Bu konuda Türkiye’deki kuruluşlara da büyük görev düşüyordu. TOBB ve TÜSİAD’ın bu konuda hükümete baskı yapmaları gerekiyordu. Bir adım daha ileri gidelim: Avrupalı Türklerin tasarruflarıyla yapılan yüzlerce camiyi Diyanet İşleri Vakfı’na bağışlayan Türkler için Diyanet İşleri Başkanlığının da duyarlı olması gerekirdi. Bunların hiçbirinin olmaması Türkiye için çok büyük bir ayıp.”

YENİ POSTA – İSTANBUL

FOTO:  Lena Balk on Unsplash