Nürnberg Başkonsolosluğu’ndan 15 Temmuz açıklaması: “FETÖ’nün yurtdışı hareket alanının daraltılması yönünde girişimler sürüyor”

Nürnberg Başkonsolosluğu’ndan 15 Temmuz açıklaması: “FETÖ’nün yurtdışı hareket alanının daraltılması yönünde girişimler sürüyor”
Yayınlama: 15.07.2021
52
A+
A-

15 Temmuz darbe girişiminin beşinci yılında Dışişleri Bakanlığı’nın bir açıklamasını yayınlayan Nürnberg Başkonsolosluğu, yurtdışındaki FETÖ terör örgütünün hareket alanının daraltılması için girişimlerin devam ettiğini bildirdi. Açıklamada FETÖ bağlantılı eğitim kurumlarının Türkiye Maarif Vakfı’na devreldilmesi için çabaların sürdüğü de vurgulandı.

Federal Almanya’nın T.C. Nürnberg Başkonsolosluğu 15 Temmuz darbe girşiminin yıldönümü dolayısıyla bir bilgi notu paylaştı. “FETÖ terör örgütünün yurtdışındaki hareket alanının daraltılması, mensuplarının adaletten kaçmalarının ve para transferlerinin engellenmesi amacıyla idari tedbirler ve adli süreçler de devreye konulmuştur. FETÖ’nün yurtdışı yapılanmasının önde gelen elebaşlarına yönelik olarak Türkiye’de açılan soruşturmalar kapsamında, şahısların bulunduğu ülkelere iade taleplerimiz iletilmiştir” denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

YURTDIŞINDAKİ MAL VARLIKLARININ DONDURULMASI

“FETÖ terör örgütünün yurtdışı yapılanmasında görev alan ve örgüte finansman sağlayan kişi ve kuruluşlar hakkında malvarlıklarının dondurulması talebine yönelik çalışmalar ilgili kurumlarımızla eşgüdüm halinde yürütülmektedir. 

Öte yandan, yurtdışındaki FETÖ iltisaklı eğitim kurumlarının kapatılması, FETÖ unsurlarından arındırılması ve Türkiye Maarif Vakfı’na devredilmesine yönelik girişimlerimiz de devam etmektedir. Yurtdışı misyonlarımızın katkılarıyla sürdürdüğümüz yoğun çabaların somut neticeleri alınmaya devam etmektedir.”

Bu çerçevede yabancı muhataplarla yapılan tüm temaslara dikkat çekilen açıklamada özetle şöyle denildi:

“BİR SUÇ VE İSTİHBARAT ÖRGÜTÜ GİBİ”

“FETÖ’nün faaliyet gösterdiği diğer ülkeler bakımından da güvenlik tehdidi olduğu gerçeğinden hareketle, örgütün kendisine siyasi ve ekonomik nüfuz alanları yaratmayı amaçladığı, bu doğrultuda bulunduğu ülkelerin kanunlarını ihlal etmekten çekinmediği, adeta bir suç ve istihbarat örgütü gibi çalıştığı somut örnekleriyle vurgulanmaktadır.

Bu bağlamda, yeni nesil bir terör örgütü olarak nitelendirilebilecek FETÖ’nün kendisini lanse etmeye çalıştığı gibi eğitim ve hayır işleriyle uğraşan toplumsal bir hareket olmadığı, siyasi ve ekonomik emelleri bulunan karanlık ve sinsi bir örgüt olduğu, uluslararası planda yavaş da olsa anlaşılmaya başlanmıştır.

“ÇEŞİTLİ ÜLKLERDE TERÖR ÖRGÜTÜ İLAN EDİLDİ”

Çeşitli ülkeler ve uluslararası örgütler, FETÖ’yü terör örgütü olarak ilan etmişlerdir. Bu çerçevede, 19 Ekim 2016 tarihinde düzenlenen İİT Dışişleri Bakanları 43. Toplantısında FETÖ terör örgütü olarak ilan edilmiş; benzer bir karar 1 Aralık 2016 tarihinde Asya Parlamenterler Asamblesi tarafından alınmış; 27 Ocak 2017 tarihinde ise İİT Parlamenterler Birliği’nin 12. Konferansında teyit edilmiştir. Ayrıca  KKTC’ye ilaveten, Pakistan Yüksek Mahkemesi, 28 Aralık 2018 tarihinde aldığı kararla, FETÖ’yü terör örgütü olarak tanımlamıştır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki dört siyasi parti grubu tarafından, FETÖ’ye ilişkin mücadele kapsamında 9 Ağustos 2019 tarihinde FETÖ konulu ortak bir açıklama yayımlanmıştır. Başta Fethullah Gülen olmak üzere FETÖ mensuplarının en yakın zamanda ülkemize iade edilmelerinin beklendiği ifade edilen açıklama, FETÖ ile mücadele alanındaki çalışmalarımıza güç kazandırmıştır.

“ÜÇÜNCÜ ÜLKELERDE FARKIDANLIK OLUŞTU”

Üçüncü ülkelerde FETÖ’ye karşı oluşan farkındalık, söz konusu ülkeler tarafından bu unsurların faaliyetlerinin yakından izlenmesi ve soruşturulması sonucunu doğurmuştur. Çeşitli ülkelerde FETÖ iltisaklı oluşumların giriştikleri gayri kanuni işlemler ortaya çıkartılmıştır. Üçüncü ülkelere sınırdışı edilenlerin yanı sıra 20’den fazla ülkeden 120’den fazla FETÖ mensubunun Türkiye’ye sınırdışı edilmesi sağlanmıştır.

38 ÜLKEDE 20 FETÖ OKULU TÜRKİYE MAARİF VAKFINA DEVREDİLDİ”

Bugüne kadar 38 ülkede FETÖ iltisaklı okul ve dil kurslarının faaliyetleri kısmen ya da tamamen sonlandırılmış, bunların 20’sinde okullar Türkiye Maarif Vakfı’na devredilmiştir. Bunun yanı sıra, Türkiye Maarif Vakfı 22 ülkede yeni okullar açmıştır.

Bu çabalarımız yurtdışındaki örgüt üyeleri üzerindeki baskıyı arttırmış, örgütün yurtdışı yapılanmasında ve manevra alanında da ciddi bir daralma yaşanmıştır.

FETÖ’nün küresel ağında gözle görülür bir bozulma yaşanırken, örgüt, PR ve lobi imkânlarını kullanarak asılsız haberler üzerinden mağduriyet hikâyesi yaratmaya, medyada tekrar görünür olmaya, Türkiye’ye düşman çevrelerle işbirliğini güçlendirmeye gayret etmektedir.

FETÖ’nün sözde mağduriyet hikâyesine karşılık ülkemizin demokratik hukuk devleti kimliği vurgulanmak ve AİHM’ye başvuru öncesinde iç hukuk yollarının tüketilmesi gerekliliğinden de görüldüğü üzere ülkemizde işleyen bir hukuk düzeninin ve alınan kararlara karşı her zaman itiraz/temyiz yollarının mevcut olduğunun altı çizilmek suretiyle görüşlerimiz ifade edilmektedir.

“İLTİCA SİSTEMLERİNİ İSTİSMAR EDİYOR”

FETÖ’nün ülkelerin iltica sistemlerini istismar ederek üyelerine alan açma gayretlerine karşı da, iltica gerekçelerinin hukukî temelde geçersizliği netlikle ortaya konularak gerekli girişimler yapılmakta, ayrıca muhataplarımıza FETÖ’nün kendi ülkelerinin iltica mekanizmaları üzerinde haksız başvurularla siyasî, malî ve sosyal bir külfet yüklediği hatırlatılmaktadır. 

Uzun soluklu olduğunu bildiğimiz FETÖ’nün yurtdışındaki yapılanmasına yönelik çalışmalarımız kararlılıkla sürdürülecektir.”

ORHAN KURTER – NÜRNBERG

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.