Küresel borçlar 300 trilyon dolar oldu: Borç düştü, ama…
Küresel borcun, ülkelerin toplam GSYH’sine oranı son beş çeyrekte ilk kez yükselerek yüzde 350’ye ulaştı.
Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), Covid-19 sonrası yavaşlayan ekonomik büyümenin küresel borç oranlarını artırdığını belirterek gelecek dönemlerde şirket iflaslarında önemli bir artış olabileceği uyarısında bulundu. IIF’nin “Küresel Borç Monitörü” raporu yayımlandı. Buna göre, küresel borç seviyesi, bu yılın ikinci çeyreğinde 5,5 trilyon düşüşle 300 trilyon dolar oldu. Söz konusu borcun da 2018’den beri ilk çeyreklik düşüş olması dikkat çekti.
IIF, toplam borç miktarındaki düşüşün doların diğer ana para birimleri karşısında değer kazanmasından ve borç ihracındaki yavaşlamadan kaynaklandığını vurguladı. Küresel borcun, ülkelerin toplam gayrisafi yurt içi hasılasına (GSYH) oranı ise son beş çeyrekte ilk kez yükselerek yüzde 350’ye yaklaştı.
Gelişmekte olan piyasalarda bu oranın, 3,5 puan artarak yüzde 252’ye ulaşması dikkati çekti. Ülkelerin borcunun GSYH’ye oranı, borçlu ülkenin borcunu geri ödeme kabiliyetini değerlendirmek için yaygın olarak kullanılıyor. Küresel borcun GSYH’ye oranının bu yıl sonunda yüzde 352’ye çıkacağı öngörüldü.
Gelişmiş ekonomilerin toplam borcu bu yılın ikinci çeyreğinde 4,9 trilyon azalarak 201,2 trilyon doların altına inerken gelişmekte olan ekonomilerin toplam borçları sadece 600 milyar dolar düşerek 99 milyar doların altına geriledi. Toplam borcun GSYH’ye oranı gelişmekte olan ekonomilerde büyümenin yavaşlamasıyla 3,5 puan artarak yüzde 252’ye yükseldi.
Sektörler bazında incelendiğinde, hane halkına ait borçlar yılın ikinci çeyreğinde 56,6 trilyon dolar, finansal olmayan şirketlere ait borçlar 88,4 trilyon dolar, kamuya ait borçlar 85,8 trilyon dolar ve finansal şirketlere ait borçlar 69,3 trilyon dolar olarak hesaplandı.
İFLASLARA ARTIŞ MÜMKÜN
Raporda, düşük borçlanma maliyetlerinin sona erdiği hatırlatılarak “Borçlanma maliyetleri arttıkça iflaslarda önemli bir artış beklenebilir, bu da merkez bankalarının işgücü piyasası üzerinde olumsuz etkiler oluşturmadan ekonomide yumuşak bir iniş gerçekleştirmesini oldukça zorlaştıracaktır” değerlendirmesinde bulunuldu.
IIF, ekonomik büyümede hızlı bir yavaşlamaya ilişkin endişeler ve yüksek enerji ve gıda fiyatları nedeniyle artan sosyal gerilimlerin muhtemelen hükümetlerin daha fazla borçlanmasına sebep olacağını öngördü.
Türkiye’de borçların GSYH’ye oranları dikkate alındığında, yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı çeyreğine kıyasla hane halkına ait borçlar, 2,2 puan azalışla yüzde 14,3’e düşerken finansal olmayan şirketlere ait borçlar 5,1 puan artarak yüzde 73,9’a yükseldi. Ülkede kamuya ait borçlar bu dönemde 4,1 puan artarak yüzde 43,5 ve banka gibi finansal şirketlere ait borçlar ise 5 puan yükselerek yüzde 31,7’ye ulaştı.
Öte yandan raporda, Türkiye ve Çin’in 2022 sonuna kadar en büyük Eurobond ihraççıları olması beklendiği belirtildi.
YENİ POSTA – BERLİN
FOTO: AA