Frankfurtlu arkeologlar yeniden Manavgat yolunda

Antalya’nın Manavgat yakınlarındaki Lyrbe Antik Kenti’nde yürütülen arkeolojik çalışmalar, Frankfurt Üniversitesi’nde tanıtıldı. Frankfurt’tan gelen arkeologlar, bölgede yeni dönem kazılarına önümüzdeki günlerde başlayacak.

Lyrbe Antik Kenti’ndeki arkeolojik çalışmalar, Frankfurt Üniversitesi’nde düzenlenen özel bir etkinlikle tanıtıldı. Üniversitenin “Antik Heykeller Salonu”nda (Skulpturensaal), Frankfurt Üniversitesi Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı ile Türkiye’nin Frankfurt Başkonsolosluğu Kültür ve Tanıtım Ataşeliği’nin işbirliğinde düzenlenen etkinliğe yoğun katılım oldu.

Toplantı, Arkeoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Anja Klöckner ile Kültür ve Tanıtım Ataşesi Ferruh Parmaksız’ın selamlamalarıyla başladı. Prof. Klöckner, Frankfurt Üniversitesi’nin Türkiye’deki arkeolojik çalışmalarda 100 yılı aşkın bir deneyime sahip olduğunu vurguladı. Üniversite arkeoloji bölümünün kurucularından Prof. Hans Schrader’in, 1896’da Türkiye’deki Priene kazılarını başlatan ilk ekipte yer aldığını hatırlattı. Frankfurt’tan arkeologların bugün de Bursa Üniversitesi ile işbirliği içinde bölgedeki çalışmalara katıldığını belirten Klöckner, “Meslektaşlarımız orada yaşadı, araştırma yaptı, Türkçe öğrendi. Türkiye gibi muhteşem bir ülkede, Türk meslektaşlarımızla birlikte çalışmaktan büyük mutluluk duyuyoruz” dedi.
Ataşe Parmaksız ise, Türkiye’de süren arkeolojik kazılarda son yıllarda ortaya çıkarılan önemli bulgulardan örnekler sundu. Almanya’dan Türkiye’nin arkeolojik ve kültürel mirasına büyük ilgi olduğunu vurgulayarak, geçtiğimiz yıl Türkiye’yi ziyaret eden 62 milyon turistin yüzde 10’unun Almanya’dan geldiğini belirtti.
TÜRKÇE VE ALMANCA SUNUM
“Torosların saklı hazinesi” olarak anılan Lyrbe hakkında sunumu, 50 yıl aradan sonra bölgede çalışmaları yeniden başlatan ekibin başındaki Dr. Işıl Işıklıkaya-Laubscher yaptı. Türkçe yapılan sunumun Almanca çevirisini ise, Lyrbe kazılarına da katılan İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden Dr. Selma Bulgurlu Gün üstlendi.

Dr. Işıklıkaya’nın sunumunu; Frankfurt Başkonsolosluğu’ndan Konsoloslar Satı Civelek ve Fatih Şahin, Mainz Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi Dr. Safiye Genç, THY Frankfurt Müdürü Serkan Binyar, turizmciler, STK temsilcileri ve birçok davetli ilgiyle izledi. Işıklıkaya, Lyrbe’deki kazıların geçmişini, güncel çalışmaların kapsamını ve hedeflerini; projeye destek veren “4SCANS” (Wiesbaden) ve “Quantum Systems” (Münih) firmalarının hazırladığı üç boyutlu görseller eşliğinde anlattı.
Projenin ortakları arasında İstanbul Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi ve HSRM – RheinMain Yüksekokulu (Wiesbaden) da yer alıyor. Frankfurt, Wiesbaden ve Münih’ten gelen arkeolog, mimar, coğrafyacı ve öğrencilerden oluşan ekip, Bucakşeyhler Köyü yakınlarında çalışmalarını sürdürüyor.

Side, Perge ve Aspendos gibi önemli antik kentlerin bulunduğu Pamfilya bölgesinde yer alan Lyrbe’de 2021’den bu yana yüzey araştırmaları yapıldığını belirten Işıklıkaya, yakın zamanda kazılara başlanmasının hedeflendiğini ifade etti. Kazıların, Side Müzesi başkanlığında yürütüleceğini ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’na gerekli başvuruların yapıldığını aktardı.
Antik kentin ilk kez 1800’lerin sonlarında araştırmacılar tarafından ziyaret edildiğini belirten Işıklıkaya, daha önce burada Prof. Arif Müfit Mansel, Prof. Jale İnan ve Prof. Haluk Abbasoğlu gibi önemli isimlerin çalışmalar yürüttüğünü söyledi. Jale İnan yönetimindeki 1972-1979 dönemine ait kazılarda çıkarılan eserlerin bugün Antalya ve Side müzelerinde sergilendiğini ekledi

TARİHİ İZLERİNDE YENİ BULGULAR
Başlangıçta “Seleukeia” adıyla bilinen antik kentin daha sonra büyük olasılıkla Lyrbe olduğu kabul edilse de, bu durumun henüz netleşmediğini belirten Işıklıkaya, yeni bulgularla bu varsayımı güçlendirmeyi umduklarını ifade etti. Şimdiye kadar gün yüzüne çıkarılan yüksek kalitedeki eserlerin, kentin gelişmiş bir kültürel yaşama sahip olduğunu gösterdiğini vurguladı.

Hellenistik, Roma ve Bizans dönemlerinde yerleşim gören kentte bulunan Eski Yunanca-Sidece çift dilli yazıtların, burada çok daha erken dönemlere ait bir yerleşimin varlığına işaret ettiğini söyledi. 2021’deki büyük Manavgat yangınında antik kentin de ciddi zarar gördüğünü, bu nedenle çalışmalara istenen hızda devam edemediklerini belirtti. Ancak yangının ardından çevredeki başka arkeolojik kalıntıların da izlerine rastladıklarını ve yeni bir yerleşim alanı tespit ettiklerini söyledi.
Ayrıca, depremlerin bölgeye etkileri üzerine de araştırmalar yapıldığını ve defineciler tarafından yapılan izinsiz kazıların tarihi dokuya büyük zarar verdiğini ifade etti.

YEREL HALKLA EL ELE
Dr. Işıklıkaya, bu çalışmaların yalnızca kentin tarihi ve mimari özelliklerinin belgelenmesini değil, aynı zamanda bölgenin turizm potansiyelinin artmasını da hedeflediğini vurguladı. Bucakşeyhler Köyü halkının antik kenti tanıması, koruması ve tanıtıma katkı sunması için çeşitli etkinlikler düzenlediklerini belirtti. Köydeki eski yapıların, Lyrbe mimarisiyle benzerlikler taşıdığını ve bu yapıların da “kültürel miras” kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
1970’lerdeki kazılarda çalışan köylülerden bazılarının hâlâ bölgede yaşadığını söyleyen Işıklıkaya, halkla bayramlaşma ve bilgilendirme etkinliklerinin, çalışma döneminin en özel anları olduğunu belirtti.
FRANKFURT’TAN LYRBE’YE UZANAN KAZI YOLCULUĞU
Lyrbe’yi Perge, Side ve Aspendos gibi turizm rotalarına dâhil etmeyi amaçladıklarını belirten Işıklıkaya, bu kazıların Türkiye-Almanya ve Frankfurt-Antalya ilişkilerine de katkı sunmasını umut ettiklerini söyledi.

Dr. Işıklıkaya-Laubscher yönetimindeki 21 kişilik ekip, önümüzdeki haftalarda kazıların yeni dönemine başlayacak. Yaz aylarında Antalya bölgesini ziyaret edenler, Manavgat yakınlarındaki bu antik kenti gezerek, Frankfurt’tan gelen bilim insanlarıyla tanışabilir, bölgedeki kazı çalışmaları hakkında ilk elden bilgi alabilir.
Lyrbe’nin üç boyutlu sanal turuna şu bağlantıdan ulaşılabilir: https://www.4scans.com/ (gk)
YENİ POSTA – FRANKFURT