“Fonlanmış aydınlar” cenneti: Avrupa’da “Türkçe muhalif gazetecilik” ve mevcutların “muhalefet ağırlıkları”
Bir süre önce “olgu denetçisi” Correctiv’in bağışçılarıyla ilgili bir haber yayımlandı. Almanya’da kurulmuş, Türkiye gibi ülkelerdeki muhalif yayıncılığı destekleyen “sivil” bir medya kurumunu işliyordu. Etkili site NachDenkSeiten’daki döküm, Türkçe “muhalif” medyanın “hal-i pür melalini” de açık ediyordu.
Aralarında “Özgürüz” projesiyle Can Dündar’ın da bulunduğu bazı “isim sahibi muhalif gazetecilerin” en azından bir dönem işbirliği yaptıkları veya bünyesinde çalıştıkları Correctiv’in kaynaklarını açıklayan bu ayrıntılı habere, Yeni Posta ve Türkiye’de a3haber gibi portallarda yer verildi.
Correctiv ve yakın akrabaları, devlet destekli olanları dahil, Türkçe muhalif medyayı avucuna almış görünüyor. Öyle mi?
SARAY MEDYASI DA MUHALİF GAZETELER DE SIFIRLANMIŞ DURUMDA
Batı Avrupa’da 6 milyonu aşkın insan Türkçe kullanıyor. Ama Türkçe günlük gazeteler neredeyse silinmiş durumda. Sadece saray gazeteleri ve medyası değil, muhalif gazeteler de adeta sıfırlanmış bir durumda. Büyük bir dönüşüm, belki “kazınma” yaşanıyor. Henüz bir isim vermek zor.
Yerlerini sanal âlemde birçok site ve sosyal medya almış bulunuyor.
Avrupa’da Türkçe habercilik-yayıncılık böyle fonlanmış kuruluşlar üzerinden mi muhaliflik yapacak? Avrupa’dan fonlanmış bir “Türkçeli aydın kategorisi” mi sahne alıyor? Daha doğrusu bu sahnenin kesin sahibi onlar mı artık?
YouTube kanalı Sınırsız TV’de, Avrupa’da Türkçe habercilik ve yayıncılık alanında yaşananlar özel bir programla “olay yerinden” bir bakışla irdelendi.
“Hangi Avrupa?” başlığıyla yayına giren programı Yeni Posta Yayın Yönetmeni Işın Ertürk yönetiyor. Ertürk, programın daimi konuğu gazeteci-yazar Osman Çutsay ile pazartesi ve cuma akşamları Avrupa’nın içinden yaşlı kıtada olup bitenleri masaya yatırıyor.
Son programda yanıt aranan sorular şöyle:
MEDYASCOPE, GAZETE DUVAR VE BİANET DE FONLANIYOR
– Correctiv ve onun vicdani skandal niteliğindeki finans kaynakları, ortada bir “suç” falan olduğunu göstermiyor elbette. Fakat ortada çok daha ağır bir kir, ahlaki-vicdani bir çürüme var. Medyascope, Gazete Duvar, Bianet de böyle fonlanmış kurumlar ve üstelik Türkiye’de habercilik-yayıncılık yapıyorlar. Epey bir müşterileri de var. Bir takım tekellerin ortağı veya kendisi çok zengin insanların vakıf türü girişimleri üzerinden destek verdiği böyle haber merkezlerinin, yayın organlarının insanlığın ve Türkiye’nin ilericilik mücadelesinde sağlıklı bir rol oynama hakkı var mı? Niyetleri var mı? Şansları var mı?
– Böyle fonlanmış kurumlarda ve o kurumların gölgesinde, eteğinde, kucağında Türkçe gazetecilik ve ilericilik, muhaliflik yapılabilir mi? Yapılana ne diyeceğiz?
– Avrupa’da Türkçe habercilik ve daha genel anlamda yayıncılık ne durumda? Neler oluyor, neler olacak?
– Avrupa’daki Türkçe, Türkiye’deki ilericilik, aydınlık arayışlarına nasıl katkıda bulunabilir? Almanya merkezli Avrupa haberciliğimiz, bu dilde, nasıl ilerleyecek? Yoksa kısa bir süre sonra yok mu olacak?
YENİ POSTA – FRANKFURT