E=mc2 ile devrim yaptı: Ulm doğumlu dehanın yaşgünü

Fizik biliminde Newtoncu dünya görüşü devrini kapatan Albert Einstein 14 Mart 1879‘da Ulm’da doğdu. Dünyanın en büyük bilim adamı Genel Görelilik Teorisi’yle (relativitätstheorie) fizik biliminde yeni bir dönemin kapısını araladı. Herkesin içeriğini tam bilmese de tanıdığı E=mc2, fizikte kütle-enerji eşdeğerliğinin temel formülünü ortaya koydu. Bu kurama göre, bütün varlıklar ve varlığın fiziki olayları izafidir. Zaman, mekan, hareket, birbirlerinden bağımsız değildir. Cisim zamanla, zaman cisimle, mekan hareketle, hareket mekanla ve dolayısıyla hepsi birbiriyle bağımlıdır.
“Teorik fiziğe yaptığı hizmetlerden, özellikle de fotoelektrik etki yasasını keşfetmesinden dolayı” 1921’de Nobel Ödülü’nü aldı.

Haberimizin konusu fizik anlatmak değil. 20. yüzyıldan günümüze bilimi olumlu yönde büken insanlığın bu büyük değerini pek bilinmeyen bazı yanlarını okurun ilgisine sunmak.
ZORLU YILLARDA VATANDAŞLIK DURUMLARI
Albert Einstein 2. Dünya Savaşı öncesi ve sonrasında tüm Yahudiler gibi çok zorlu, trajik yıllar yaşadı. Einstein’ın yaşadığı ülke yıllarını şöyle özetleyebiliriz. Alman İmparatorluğu (1879-96; 1914-19), Vatansız (1896-1901), Weimar Cumhuriyeti (1919-1933), İsviçre (1901-1955-İsviçre pasaportu, 1923), ABD (1940-1955)
ALMAN VATANDAŞLIĞINDAN ÇIKTI
Einstein, 1895 yılında İsviçre’ye taşındı ve ertesi yıl Alman vatandaşlığını bıraktı. 1897 yılında, on yedi yaşındayken Zürih’teki İsviçre Federal Politeknik Okulu’nda matematik ve fizik öğretmenliği programına yazılarak, 1900 yılında mezun oldu. Sonrasında Bern’de bulunan İsviçre Patent Ofisi’nde kalıcı olarak çalışmaya başladı. 21 Şubat 1901’de Zürih şehrinin dolayısıyla İsviçre vatandaşı oldu. Ömrünün sonuna kadar da öyle kaldı. Tekrardan 1914 yılında Almanya macerası başladı. Prusya Bilimler Akademisi ve Berlin Humboldt Üniversitesi’nde çalışmak üzere Berlin’e taşınarak Kaiser Wilhelm Fizik Enstitüsü’nün müdürü oldu.

Einstein,1933 yılında Amerika Birleşik Devletleri’ni ziyaret ederken Almanya’da Nazilerin lideri Adolf Hitleriktidara geldi. Yahudilere yönelik Nazi zulmünden dehşete düşen Einstein, ABD’de kalmaya karar verdi ve 1940 yılında Amerikan vatandaşlığına kabul edildi. İkinci Dünya Savaşı arifesinde Başkan Franklin D. Roosevelt’e bir mektup yazarak onu potansiyel Alman nükleer silah programı konusunda uyardı ve ABD’nin de benzer araştırmalar başlamasını tavsiye etti.

YENİ POSTA EKİBİ EİNSTEİN CADDESİNDE ÇALIŞTI
Einstein’ın anısına daha sonra yıkılan doğduğu evin yerinde, kahverengi mermerden yapılan dört sütunlu anıt Almanya’nın Baden-Württemberg eyaletinin Ulm kentinde dikildi. Anıt Ulm tren istasyonunun (Bahnhof) önündeki çarşının başında bulunuyor. Einstein’ın doğduğu yıllarda 33 bin nüfusa sahip Ulm kenti, şimdilerde 160 bin nüfuslu Almanya için orta büyüklükte bir şehirdir.

Ulm kentinin birçok yerinde Einstein’in hatırasına dikilen başka anıtlar da var. Ayrıca cadde ve kültür kurumlarına Albert Einstein’ın adı verildi. Bu arada gazetemiz Yeni Posta gazetesi bir dönem faaliyetini Ulm’daki Einsteinstr. caddesindeki bürosunda sürdürdü.

DİLİNİ ÇIKARMIŞ BÜST ULM’DA
Poster, kartpostal, gazete, dergilerde sıkça dilini dışarıya çıkartmış görsellerle karşılaşırız. Dilini dışarıya çıkartmış anıt-büst de Ulm’da Zeughausgasse sokağında bulunuyor. Bu büst benim daha önce oturduğum Gideon-Bacher caddesindeki evime 200 metre kadar yakındı. Ziyaretime gelen dostlarıma bu anıtı çok defa göstermişimdir.
Bir seferinde Ulm’a 1980‘li yılların başında bir konferans vesilesiyle davet ettiğim Türk folklorunun dünya çapındaki efsane ismi Türk halk bilimcisi, halk edebiyatı ve folklor araştırmacısı Prof. Pertev Naili Boratav’a Einstein’ın büstünü görmeyi arzu edip-etmediğini sorduğumda memnuniyetle görmek istediğini söyledi. Pertev Naili Hoca eşi Hayrunissa abla, eşim ve ben birlikte evimizin çok yakınında bulunan büstü görmeye gittik.
Einstein altından su akan bir roketin üstünde dağınık saçlarıyla oturtulan salyangozun içinde saklı bulunan başı vardır. Büst kompozisyonunda Einstein gülümseyen yüzüyle dilini dışarı çıkartmıştır. Pertev Naili Hoca’ya yorumlamasını rica ettim. Boratav, „Dünyayı kendini paralamak pahasına ciddiye almamak gerekir. Dünyadaki yanlışlıkları protesto mesajını verdiğini tahmin ediyorum.“ yorumunu yapmıştı.

EİNSTEİN SÜNNET OLDU
Einstein’ın Ulm’da doğduğu yer olan istasyon caddesindeki (Bahnhofstrasse) evlerinde Yahudi geleneğine göre 21 Mart’ta Laupheimlı Strauss, babası ve büyükannesi Helene’nin huzurunda sünnet olduğu tarihçiler tarafından iddia ediliyor. Bilindiği gibi Yahudi geleneklerine göre erkek çocuğunun doğduğu hafta sünnet olması gerekiyor.
EİNSTEİN NASIL DÜŞÜNCE YAPISINA SAHİPTİ
Albert Einstein’in IQ değerinin 162 olduğu, ünlü İngiliz fizikçi Stephen Hawking’in ise IQ değerinin 160 olduğu tahmin ediliyor.
Yahudi kökenli bir pasifist ve sosyalist olan Albert Einstein, 1920’lerde giderek artan Yahudi karşıtı saldırılara maruz kaldı. ABD’de bulunduğu sırada Hitler iktidara geldikten sonra ABD’den Almanya’ya dönmedi; o sırada Naziler tarafından evi arandı ve yazıları yok edildi. Yurt dışına çıkış başvurusu başlangıçta kabul edilmedi. Bunun yerine, bir yıl sonra, 24 Mart 1934’te, Einstein’ın Alman vatandaşlığı cezai sınır dışı etme yoluyla iptal edildi.
Einstein 76 yaşında ölümüne (18 Nisan 1955 Princeton, New Jersey, ABD) kadar Amerika’daki sürgününde savaş ve çatışmaların olmadığı bir dünya hayali için mücadele etti.
Einstein bilim dünyasından elde ettiği olağanüstü şöhretini uluslararası anlayış, barış ve sosyalizme olan bağlılığına katkı sumakta kullanan bir kişilikti.
MUSTAFA BOZDURGUT – ULM