Avrupa’nın iki yüzü: Assange ölüme, Momika meclise mi?
Biri, Rusya-Ukrayna savaşı ile NATO’nun peşine takılan Avrupalı hizmetkarları ile beraber insanlığı 3. Dünya Savaşı’na doğru sürükleyen ABD’nin kurbanı: ABD’nın Irak ve Afganistan’da işlediği savaş suçlarını ifşa ettiği için Birleşik Krallık zindanlarında çürütülen, Batı’nın esir aldığı Wikileaks kurucusu Julian Assange.
Avustralya Barış Ödülünün sahibi olan, on kez Nobel Barış Ödülü için adaylığı teklif edilen Avustralyalı gazeteciyi en az 175 yıl hapis cezası bekliyor. ABD’ye iade edilmesi daha doğru bir ifadeyle celladına teslim edilmesine karşı Avrupa’da sadece birkaç cılız “itiraz sesi” yükseliyor.
Yaşlı kıtanın demokrasi, insan hakları, basın ve ifade özgürlüğü iddiaları Assange davası ile bir daha ağıza alınamayacak ölçüde çok gerilerde kalmış görünüyor.
SAVAŞ SUÇLARINI İFŞA ETMEK SUÇ
Siyaset, anaakım medya neredeyse tamamen tepkisiz, birkaç kişiden başka hesap soran yok, karşı duran yok. Herkes başını öte tarafa çeviriyor.
Avustralyalı bilgisayar programcısı Julian Assange yaklaşık 17 yıl önce başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere birçok hükümetin başına bela olacak “ifşa platformu” Wikileaks’i kurdu. Yaklaşık 12 yıl önce de, tam tahmin edildiği gibi, Wikileaks hükümetlerin başına bela oldu ve özellikle ABD yönetimini küplere bindiren, bu hükümetin insan haklarına saldırısı ve savaş suçunu gözler önüne seren yüz binlerce belgeyi paylaştı.
KURAN YAKIP, TERÖRÜ KIŞKIRTMAK ÖZGÜRLÜK
Diğeri Salwan Momika. İsveç’te Kuran yakan, kutsal kitapla futbol oynayan Iraklı Hıristiyan.
Momika’nın eylemleri sayesinde haftalardır dünyanın dört bir yanında öfkeli kalabalıkları, yanan İsveç bayraklarını görmeye alıştık. Tüm bu kaosa yol açan Salwan Momika “ifade özgürlüğü” sayesinde bu aşağılayıcı eylemleri gerçekleştirebiliyor.
Ülkesinde terör örgütü İslam Devleti (İSİS) tarafından zulüm ve baskı görmesi İslam’a karşı içinde derin bir nefret uyandırmış. Momika, şimdi bu nefretini Avrupa’da kusuyor, Stockholm camisinin önünde Kuran-ı Kerim’i ateşe veriyor ve Irak Büyükelçiliği önünde Kuran’la futbol oynuyor. İslam dünyasını ayağa kaldırmakla da kalmıyor yaşadığı ülkeyi, İsveç’i de ateşe atıyor. İsveç istihbaratı kısa bir süre önce ülkedeki Kuran yakmaların bir sonucu olarak artan güvenlik riski konusunda uyarıda bulundu. Irak, İran ve Pakistan’da binlerce insanı isyan ettiren ve sokaklara döken bu eylemler nedeniyle İsveç terör alarmı seviyesini yükseltmenin eşiğine geldi.
ASSANGE ÖLÜME, MOMİKA MECLİSE Mİ?
Julian Assange davası basın ve ifade özgürlüğü ve insan hakları ile ilgili Batı adına en utanç verici davalardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Gerçeklerin araştırılmasına ve ortaya çıkarılmasına tahammül edemeyen ABD ve onun Batı’daki “işbirlikçileri” sayesinde esir tutulan Assange’ın sağlık durumu ciddiyetini koruyor. Hayat arkadaşı Setalla Morris’e göre, baskı arttıkça ölüme biraz daha yaklaşan Assange iadesi durumunda hayatına son verebilir.
Temmuz ayı sonunda, 2019’dan beri yüksek güvenlikli bir İngiliz hapishanesinde bulunan Assange için nihayet ülkesi Avustralya çözüm için Washington’a başvurdu. Ve tahmin edildiği gibi, sonuç malum.
Her geçen gün biraz daha yoksullaşan, hükümetleri aşırı sağa kayan, insan hakları, basın ve ifade özgürlüğü ihlalleri gündemden düşmeyen Avrupa’daki son gelişmelere ilişkin Işın Ertürk’ün sorularını, bölgede görev yapan gazeteciler İsveç’ten Seda Şanlıer, İtalya’dan Birgül Göker Perdisa ve Almanya’dan Osman Çutsay yanıtlıyor.
YENİ POSTA – STUTTGART