Yeşil siyasetçi Memet Kılıç: “Almanya, Sedat Peker’in ifşaatını izliyor”
Türkiye’de milyonlar haftalardır nefeslerini tutup organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in açıklamalarını izliyor. Türk dizilerine, Netflix’e nal toplatan videoları Almanya gündemine de giren Sedat Peker’den Alman basını “Türk gangster, mafya babası” olarak söz ediliyor. Yeşil siyasetçi Memet Kılıç, Sedat Peker’in eskiden bir Almanya düşmanı olduğunu ancak devreden çıkarılınca husumeti bıraktığını öne sürdü. İfşaları izleyen Almanya’nın gelişmeleri şimdilik sadece gözlemlemekle yetindiğini bildirdi.
Suç örgütü lideri Sedat Peker’in YouTube üzerinden ifşaatı Türkiye’de büyük yankı yaratmaya devam ederken, iktidar ile yeraltı dünyasının ilişkilerine yönelik iddiaları Alman medyasına da taşındı. Ancak Peker’in mafya-iktidar ilişkilerine yönelik iddiaları tuhaf bir biçimde Alman basınında cılız bir şekilde yer buldu.
Birlik’90 / Yeşiller Federal Meclis eski milletvekili Memet Kılıç kendi YouTube kanalından Almanca yaptığı açıklamalarla konuyu Alman kamuoyuna da aktardı.
Yeşil politikacı Memet Kılıç’la videodaki açıklamalarını ve Sedat Peker’in suçlamalarının Avrupa’ya yansımalarını konuştuk. “Sedat Peker’in ifşaatını Almanya şu anda takip etmekle yetiniyor” diyen Kılıç, Türk istihbaratının Rus istihbaratı ile el ele Almanya’nın iç güvenliğini tehdit ettiğini de ileri sürdü.
Yeşil siyasetçi Memet Kılıç’ın değerlendirmelerinden öne çıkanlar şöyle:
ERDOĞAN İSTİHBARATI VE ALMANYA’DAKİ TÜRKLER
“Kendi kanalımda yayınladığım Almanca videoda 30 Ekim 2020’de Türk-Alman Parlamenterler Grubu’nun toplantısında konuyla ilgili yaptığım bir sunuma da yer verdim. O sunumda Ağustos 2016’da Recep Tayyip Erdoğan’ın milli istihbarat teşkilatını Almanya Türklerini sindirmek ve Almanya’daki iç huzuru sarsmak için kullandığını kamuoyuna açıkladığımı da dile getirdim. O sunumda şunları aktarmıştım:
“ERDOĞAN VE PUTİN İTTİFAKI
‘Korkum şuydu: Sayın Erdoğan, Sayın Putin ile ittifak kurduktan sonra, her ikisi de yurtdışındaki ve özellikle Almanya’daki gizli servislerinin ‘operasyonel’ eylemlerini bir dereceye kadar “koordine edecek” ve/veya birlikte çalışacaklardır.
Bu işbirliği, birkaç nedenden dolayı son derece tehlikelidir:
Birincisi, Sayın Putin KGB’de profesyonel sosyalleşme sürecini yaşadı, Sayın Erdoğan ise öngörülemez ve cesetlerin üzerinden yürümeye hazırdır.
İkincisi, Rusya’da casusluk teknolojisi var, Türkiye ise Almanya ve Avrupa’da ‘kalabalıklar’ ve örgütler sunuyor.
Üçüncüsü, her iki ülke de gizli servis faaliyetini sadece güvenlik güçleri ve hükümetler için bilgi toplamak olarak değil, aynı zamanda fiziksel operasyonlar (Tito’nun katil komandoları) olarak da tanımlıyor.
ALMANYA’DA 8 BİN MUHBİR MEVCUT
Dördüncüsü, mevcut veya yeni kurulmuş büyük bir ağ, casusluk faaliyetleri için yeniden tasarlandı. Sözde internet gazetelerinin ve yeni partilerin kurulması, sosyal medyanın (Twitter ve Facebook) ustaca kullanımı da bu yelpazeye aittir. İstihbarat uzmanı Erich Schmidt-Eenboom, ZDF’de Almanya’da MIT için çalışan 8 bine yakın ajan ve muhbirden söz etti…
Erdoğan, 7 Ocak 2020’de MİT’in yeni binasının açılışında eski özel kuvvetlerle tarihi bir bağ kurdu ve Sultan Abdülhamit’in çabalarına övgüde bulundu.
“ERDOĞAN ESKİ YÖNTEMLERDEN YARARLANACAKTIR”
Türk devleti her zayıfladığında, Türk istihbaratı suçluları ve mafyayı kullandı. Özellikle ağır suçluların hapishanelerden çıkarılıp düşmana karşı kullanılması savaşın bir parçasıydı.
Bu hikaye her şekilde kendini tekrar ediyor. 15 Nisan 2020’de gözaltındaki Türk mafya babası Alaattin Çakıcı serbest bırakıldı. Almanya’da büyüyen mafya babası Sedat Peker Türkiye’den ayrıldı ve Karadağ’da öğrenim görmek üzere öğrenci vizesi aldı. Görünüşe göre artık Türkiye’de aranmıyordu. Benim yorumuma göre, Türk iktidar sahipleriyle anlaşarak dış görevler üstlendi. Peker, bir Almanya düşmanıdır.
On yıllardır Türk devleti hiç olmadığı kadar zayıf. Bu nedenle Erdoğan’ın özellikle hem içeride hem de dışarıda agresif davranması bekleniyor. Bunu yaparken, eski yöntemlerden yararlanacaktır yani gizli servisin ve suç çevresinin ortak operasyonlarına geri dönecektir.’
“ALMANYA KENARDAN BAKMAYI TERCİH EDİYOR”
Konunun Alman medyasında kendisine geniş yer bulmaması yönündeki sorunuza gelince: Öncelikle Almanya bizim gibi her şeyi kamuoyunun önünde tartışmıyor. Bizim takip etmekte zorlandığımızı Alman medyası nasıl takip edebilsin ve Alman kamuoyuna nasıl izah edebilsin? Almanya biraz gözlemleyip kenardan bakmayı tercih ediyor olmalı.
AB’nin sınırlarının yakınında ‘Bir Çin’imiz olsun’ isteniyor…
ALMANYA’DAN OSMANLI İSTİHBARATINA 4 MİLYON ALTIN
1. Dünya Savaşı’na Almanya ile birlikte giren Osmanlı’nın istihbaratına dört milyon altın ayırdığını ise unutmamak gerekir.
NSU-RUS İSTİHBARATI-HİZBULLAH-MEHMET AĞAR
NSU cinayetlerinde Rus istihbaratının parmağı olduğu yönünde tezlerim var. Her şey olabilir. Hizbullah’ın da NSU cinayetleri ile bağlantıları konuşulmuştu ki, Hizbullah deyince akla Mehmet Ağar geliyor tabii…
Diğer taraftan Ludwigshafen yangınının üstünün örtülmesinde Erdoğan iktidarının büyük sorumluluğu olduğunu da buradan belirtmek isterim…
Bu istihbarat teşkilatlarına Almanya’nın iç güvenliğini tehdit etmediği sürece göz yumuluyor.
Türkiye’nin Almanya’da 8 bin civarında muhbiri olduğu konuşuluyor. Aslında Almanya’nın çoktan alarm durumuna geçmesi gerekiyor. Diğer taraftan Almanya’daki ırkçı parti bu bilgiler sonrası gemi azıya alabilir.
“SARAY RUSYA’NIN ESİRİ DURUMUNDA”
Saray Rusya’nın esiri durumunda. Rusya’nın Avrupa’nın iç ilişkileri karıştırmaya çalıştığı bilinen bir gerçek. Türkiye ne zaman Avrupa’ya yanaşacak olsa Rusya Sputnik üzerinden sırtına silah dayıyor…
METİN KÜLÜNK’ÜN TELEFON KONUŞMASI
Türk istihbaratı Almanya’daki Osmanen Germania çete örgütlenmesini kullanmaya çalıştı. O dönemde Metin Külünk’ün telefon konuşması Federal Kriminal Dairesi’nin dinlemesine takılmıştı.
Trump sonrasında Türkiye AB ve ABD’ye yanaştı ve görülen o ki gladyo unsuruna dönüş yapmak zorunda kalacaklar…
FİKRİ SAĞLAR NSU CİNAYETLERİNDE GLADYO’YA İŞARET ETMİŞ
Fikri Sağlar vekilliğim sırasında Almanya’daydı ve NSU cinayetlerinde gladyo unsurunu incelenmesi gerektiğini bildirmişti.
Öte yandan Sedat Peker gençlik yıllarına dek Almanya’da yetişmiş olsa da Alman istihbaratının kullanamayacağı kadar Türkçü. Şu anki sessizlik şu olabilir: Almanya kenardan bakıp ellerini çok yakmamaya bakıyor. Ancak şu an ipin ucu kaçmış gibi görünüyor. Sedat Peker ipin ucunu yakaladı. O da Mehmet Ağar faktörüdür…
İki mafya babasına dar gelecekti Türkiye. Sedat Peker çıkmak zorunda kaldı.
“MAFYA BABALARININ AVRUPA’DA KALDIĞI BİR SIR DEĞİL”
Abdullah Çatlı’nın evinin Fransa’da olduğu biliniyor. Birçok mafya babasının Avrupa’da kaldığı bir sır değil. Tüm bunları önlemenin yolu devlet kurumlarını doğru işletmektir. Örneğin yargıyı…
“SEDAT PEKER’İN ALMANYA’YA ARTIK HUSUMETİ KALMAMIŞTIR”
Sanırım Sedat Peker’in Almanya’daki çocukluğu çok da mutlu gitmemiş. Sedat Peker’in Almanya’ya husumetini gören Türkiye, Almanya ile arasındaki gerilimin ardından Sedat Peker’i kullanmaya çalışmış olabilir. Sanırım artık Almanya’ya husumeti kalmadı. Kendisine gaz verenlerin milli duygularla hareket etmediğini de görmüş oldu.
Montenegro, Avrupa istihbaratlarının da gözetiminde. O yüzden Sedat Peker sadece Türkiye’nin çabalarıyla Karadağ’dan çıkmak zorunda kaldığını sanmasın…
VENEZUELA’DAN PEYNİR GETİREN ADAM VE ROL MODEL
Almanya’daki gençlerin vatan, millet, Sakarya, bayrak, intikam dolduruşlarına gelmemelerini öneririm. Venezuella’dan peynir getiren adamları rol model almayın…
CİDDİ TÜRBÜLANSTA MUHALİFLER VE MÜLTECİLER
Türkiye’nin daha ciddi türbülansa girmesi durumunda muhaliflerin ve Suriyeli mültecilerin ülkeyi terk edeceği de konuşuluyor. Bu işten kurtuluş yok.
Devleti korumanın yolu, üzerine çöreklenen çakal sürüsünün temizlenmesi ile olur.”
İşte Memet Kılıç’ın Sedat Peker ile yaptığı açıklamanın tamamı:
IŞIN TOYMAZ – HEİDELBERG