CHP milletvekili Utku Çakırözer’in acı saptaması: “Ankaralı beyler Avrupalı Türklere kulaklarını tıkamış vaziyette”
Otomatik bilgi paylaşımı anlaşmasının uygulamaya geçmesiyle yurtdışındaki milyonlarca insanımızın ne yapacağını bilmez halde olduğuna işaret eden CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, maliyeden vatandaşa davet geldiğinde ortalığın karışacağını bildirdi. Çakırözer, “Ankaralı beyler Avrupalı Türklere kulaklarını tıkamış vaziyette” dedi.
Federal Almanya, Avusturya, Hollanda, Belçika, Fransa gibi ülkelerde yaşayan 5 milyona yakın Türkiye kökenlinin banka hesaplarıyla ilgili dökümler gönderilmeye devam ediyor.
Küresel vergi kaçakçılığıyla mücadeleyi hedefleyen “Finansal Hesap Bilgilerinin Otomatik Değişimi Anlaşması” ile yurtdışındaki yaklaşık altı buçuk milyon insanımız ise diken üstünde.
Ortalıkta otomatik bilgi anlaşması ile ilgili dolaşan çok sayıda bilgi insanlarımızın kafasını iyice karıştırıyor. Son olarak Hollanda Türk vatandaşlarının Türkiye’deki mal varlıklarının araştırılması için dedektif tuttuğu ileri sürüldü. Bu konuda Avusturya’nın da devreye girdiği biliniyor.
Özellikle Almanya’daki 3 milyon insanımızı etkileyecek olan otomatik bilgi paylaşımındaki son durumu CHP Eskişehir milletvekili Utku Çakırözer aktardı.
Milyonlarca insanımızın iktidar tarafından yalnız bırakıldığını kaydeden TBMM Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Alt Komisyonu üyesi Çakırözer yurtdışındaki milyonlarca insanımızın ne yapacağını bilemez halde olduğuna işaret etti. Ortalıkta dolaşan bilgilere ve yüksek meblağlar karşılığında yardım vaadinde bulunan, uzman olduğunu iddia eden kişilere karşı da uyarıda bulunan CHP’li siyasetçi, vatandaşa “Sesini yükselt” çağrısında bulundu. Konunun Twitter’da TT olması için sadece 10 bin kişinin yeterli olacağını söyleyen Utku Çakırözer “Ne yazık ki vatandaşımız da sesini gerektiği kadar yükseltmiyor. Ayrıca konsoloslukları, iktidarı, bakanlıkları, siyasetçileri mesaj bombardımanına tutması gerekirken sessiz kalıyor” dedi.
Yeni Posta gazetesinin YouTube kanalında yayınlanan Avrupa Gündemi’nde “Finansal Hesap Bilgilerinin Otomatik Değişimine” ilişkin uluslararası anlaşmanın uygulanmasıyla ilgili belirsizlikleri ve çözüm önerilerini sıralayan Utku Çakırözer, şu noktalara dikkat çekti:
“VATANDAŞA ‘KILIFINA UYDURUN’ DENİYOR”
“Yurtdışındaki 6,5 milyon insanımız iktidar tarafından yalnız bırakıldı. Ortalıkta birçok bilgi dolaşıyor, ancak şu gerçek ki, hiçbir istisna tanınmayacak. Bazı avukatların, bazı uzmanların bir telefon için bin avro talep ettiklerini duyuyoruz. Vatandaşın çaresizliğini istismar ediyorlar. Ancak hiçbirinin dediğinin garantisi yok. Yurtdışındaki insanımıza ‘adresinizi Türkiye’de gösterin’ demek yanlış beyana yönlendirmektir. Devlet sorumluluğunu yerine getirmiyor. Vatandaşa ‘kılıfına uydurun’ diyor.
Diğer taraftan beş ülkedeki erteleme de kalktı. Erteleme için mecliste bir araştırma komisyonu kurulmasını teklif ettim, AKP-MHP oylarıyla engellendi. Vatandaş ne yapacağını bilemez durumda.
“ORTALARDA DOLAŞAN BİLGİLER SPEKÜLASYONDAN İBARET”
Ortalarda dolaşan bilgiler spekülasyondan ibaret. Büyük bir belirsizlik hâkim. Ancak geçmişe ilişkin bankalarda kaydınız varsa bunu değiştiremiyorsunuz. Türkiye’de ikametiniz olsa da Almanya’da yaşadığınız belgeleniyorsa bilgi akışı yapılacak. İşin doğrusu, vatandaşı yanlış beyana teşvik etmemektir. Yanlış beyana ağır yaptırımlar uygulanacaktır. Ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son kararına göre 2019’un bilgi paylaşımı da bu yıl gerçekleşecek.
“ASLOLAN DOĞRU BEYANDA BULUNMAKTIR”
Devletin vatandaşa süre kazandırması gerekiyordu. En doğrusu vatandaşımızın hem Türkiye’de hem de yaşadığı ülkede doğru yanda bulunmasıdır. Defalarca ‘süre tanıyın erteleyin, vatandaşı bilgilendirin’ çağrısında bulundum. Devlet anlaşmayı 2022’ye dek erteletebilirdi. Kimsenin bu kadar insanı yok yurtdışında. Türkiye istisna istemeliydi.
“CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN İSTERSE TALİMAT VERİP ERTELETİR”
Ancak devlet kendi sorumluluğunu vatandaşın sırtına yüklüyor. Ankara’daki beyler kulaklarını, gönüllerini Avrupalı Türklere kapatmış vaziyetteler. Cumhurbaşkanı Erdoğan yurtdışı Türklerini önemsiyorsa, talimat verip erteletir. Maalesef sessiz bir şekilde geçiştirmeye çalışıyorlar. Ama üstünü örtemezsiniz. Ayrıca önlem alabilmesi için vatandaşa ‘hesap bilgileriniz iletildi’ bilgisi verilebilir. Maliye çağırdığında ne yapması gerektiğine dair vatandaşımıza konsolosluklar bilgi desteği verebilir.
“MECLİS’TEKİ İKTİDAR PARTİLERİNDEN TEK BİR KİŞİ BİLE AĞZINI AÇMIYOR”
Meclis’te iktidar partilerinden tek bir kişi bile bu konuyla ilgili ağzını açmıyor. Öte yandan maliye, insanımızı eylül ayında yaşadığı ülkede davet etmeye başlayacak. Yanlış ya da hatalı beyanda bulunanların sosyal yardım, işsizlik paraları kesilebilir, cezalar gelebilir. İnsanımızın mavi karttan emekliliğe, askerlikten çifte vatandaşlığa, yurtdışından getirilen araçlarına kadar bir dolu sıkıntısı var üstelik. Hepsi çözüm bekliyor. Yurtdışındaki vatandaşımız sesini Ankara’ya duyuramıyor.
“YURTDIŞI TÜRKLERİNİ İKİNCİ SINIF GÖREN ZİHNİYET SÖZ KONUSU”
Ben yurtdışındaki Türklerin oylarıyla seçildim. Bu sorumluluk üzerimdeyken duymazdan gelemem. 600 milletvekilinin de böyle görmesi gerekir. Ancak yurtdışındaki Türkleri ikinci sınıf gören, eşit görmeyen bir zihniyet söz konusu. Yurtdışındaki Türklerin kara parayla işi olmaz. İnsanımız bir dahaki sefere Türkiye’ye para gönderirken iki kere düşünecektir. Bu, vatandaşa tuzak kurmaktır. Türkiye kara para cenneti olmuş, yurtdışı Türklerinin parası yüzünden değil ama aklamalar nedeniyle.
“PANDEMİDEN KAYBETTİKLERİNİ VATANDAŞIMIZDAN ALACAKLAR”
Diğer taraftan Hollanda dedektif tutmuş. Tabii tutar. Pandemiden kaybettiğini vatandaşımızdan alacak. Bizim Dışişleri ve Maliye bakanlıklarının seferber olması lazım. Almanya, Hollanda Türkiye’yi gelir kapısı olarak görüyor. Tabii bastırır ‘bilgileri vereceksin’ diye.
10 BİN KİŞİ TWEET ATSA YER YERİNDEN OYNAR
Üstelik yurtdışındaki AKP’ye yakın kuurluşlar konunun üstünü örtmeye çalışıyorlar. Bu işin AKP’si, CHP’si, Vatan Partisi, İyi Partisi, MHP’si yok. Twitter’da TT bile olamadı. Siyaset üstü bir çalışma şart. İnsanımız sosyal medyada tepkisini göstermeli. Çok sessizler. Oysa 10 bin kişi Tweet atsa yer yerinden oynar.”
NE OLMUŞTU?
Öte yandan Türkiye’deki banka hesaplarıyla ilgili bilgilerin paylaşımına 2019 yılı itibariyle başlandı. Ankara, geçen yıl, bu haberler ilk çıktığında kitlesel bir tepkiyle yüz yüze kalmamak için veri aktarımını ertelemişti. Teknik nedenler gerekçe gösterilerek bilgiler gönderilmemiş, ancak AB’nin baskıları sonucunda Ankara geri adım atmak zorunda kalmıştı. Bu bilgi alışverişine uymaması halinde, Türkiye ekonomisinin dünya finans sisteminin dışına atılması söz konusu. Uzmanlara göre, Türkiye’de böyle bir riski göze alabilecek herhangi bir siyasi rejim mümkün değil.
Ankara’dan yapılan açıklamalarda, ilk bilgilerin 2019 yılı hesap dökümleriyle ilgili olacağı belirtilmişti. 2019 hesaplarıyla ilgili dökümlerin bu yılın eylül ayına kadar Bonn’a gönderileceği anlaşıldı. Eylül ayı sonuna doğru da 2020’deki banka hesap dökümlerinin Bonn’a iletilmesi bekleniyor.
IŞIN ERTÜRK – ANKARA