Avrupa göç meselesine nasıl yaklaşmalı?
20’den fazla Avrupa ülkesinden gelen temsilciler Viyana’da göç meselesini tartıştı. Ana konu geri göndermeler ve insan kaçakçılarıyla mücadeleydi.
Genişleme ve Komşuluk Politikalarından Sorumlu AB Komiseri Oliver Varhelyi, kıyıya çıkan sığınmacılara yönelik çalışmaları için Batı Balkan ülkelerine 355 milyon avro destek sunulacağını açıkladı. Yorumcular ise daha fazla para vermenin tek başına yeterli olmayacağı kanısında.
KLEINE ZEITUNG (Avusturya)
YASAL GÖÇ YOLLARI TESİS ETMEDEN OLMAZ
Gözdağı vermeler ve geri göndermeler sihirli çözüm değil, diyor Kleine Zeitung:
“Konu göç olunca Avrupa Birliği’nin birliği yıllardan beri dağılıveriyor. Yine uzunca bir süredir müzakereleri devam eden AB göç anlaşmasından, üye ülkeler arasındaki her tartışmanın ardından daha da uzaklaşılıyor gibi görünüyor. … AB’nin göç meselesinde müşterek bir tutum sergileme ihtiyacı olduğu su götürmez. İnsan tacirlerini uzun vadede işsiz bırakmanın tek yolu bu. Ancak bu tutum salt insanları Avrupa kalesinden uzak tutacak tedbirlerden ibaret olamaz. Düzenli ve yasal kanallar aracılığıyla göç etmeyi mümkün kılacak ve başıboş teknelerde yapılan riskli geçişleri ortadan kaldıracak tedbirleri de içermeli. Bu başarılamadığı sürece, tekneler gelmeye devam edecek.”
TAGES-ANZEIGER (İsviçre)
CENEVRE MÜLTECİ SÖZLEŞMESİ GÜNCELLENMELİ
Tages-Anzeiger, sınırları korumanın mutlak bir ihtiyaç olduğunu, ancak çağa uygun bir mülteci yasasına da gerek duyulduğunu vurguluyor:
“Sınır koruma ajansı Frontex’i reddedenler göç işini insan kaçakçılarına ve çetelere bırakmış olur. Yoksulluk yüzünden göç küresel bir trajedidir. Empati gerektirdiği kadar net kontroller de gerektirir. Frontex bu yüzden vazgeçilmezdir! … Mülteci yasası [öte yandan] bugün tüm devletler tarafından sistematik olarak geçiştirilmekte, göz ardı edilmekte ve hatta kasten ihlal edilmektedir. 1951 tarihli Cenevre Mülteci Sözleşmesi’ni şekillendiren, İkinci Dünya Savaşı’ndaki Holokost deneyimleri olmuştu. Mülteci Sözleşmesi’ni tamamlayacak olan (değiştirecek olan değil) kim peki? Cenevre Sözleşmesi’nde depoziter ülke İsviçre. Gerçekçi eklemeler yapma ve ilave sözleşmeleri devreye alma hakkı ve görevi ondadır. Ancak bu sorumluluğu üstlenen kimse yok ortada.”
YENİ POSTA – BERLİN
FOTO: AA