Erken seçimler: Sağ popülistler gölge ortak mı olacak?

Erken seçimler: Sağ popülistler gölge ortak mı olacak?
Yayınlama: 27.01.2025
Düzenleme: 27.01.2025 13:38
18
A+
A-

Almanya’nın göç politikalarında AfD’nin gölgesi endişe yaratırken, “güvenlik duvarı” çatırdıyor mu?

Almanya, 23 Şubat’taki erken seçimlere doğru yaklaşırken, göç ve iltica yasalarının sertleştirilmesi için aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) ile iş birliği ihtimali, ülkenin demokratik ilkelerini zorluyor mu? Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) ve Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) partilerinin bu doğrultudaki adımları, siyasi arenada sarsıcı bir dalga yarattı. CDU lideri Friedrich Merz’in göçü sınırlandırmayı hedefleyen iki yasa teklifini meclise taşıma planı, AfD’nin “yangın duvarı yıkılıyor” çıkışıyla gerilimi artırırken, Almanya Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Birlik 90/Yeşiller Partisi (Yeşiller), bu girişimlerin hem hukuksal sınırları aşabileceğini hem de toplumu daha da kutuplaştırabileceğini savunuyor.

Sağ popülist AfD’nin giderek güçlenen etkisi, CDU/CSU’nun yasa tekliflerini meclisten geçirmek için gereken desteği sağlamada kritik bir rol oynuyor. Ancak burada temel bir soru ortaya çıkıyor: Almanya’daki siyasi partilerin aşırı sağcı bir hareketle iş birliğine mesafeli durmasını ifade eden “yangın duvarı” (güvenlik duvarı) ilkesi, CDU/CSU’nun pragmatik yaklaşımlarına dayanabilecek mi? Parti seçmeninin yüzde 73’ünün AfD ile herhangi bir iş birliğine karşı çıktığı bilinirken, kulislerde yasa tekliflerine AfD’yi rahatsız edecek ifadeler eklenerek bu desteğin dolaylı şekilde alınması planları konuşuluyor. Merz’in, “Kimin destek vereceği umurumda değil, gerekli adımları atacağız” açıklaması ise demokratik sınırlar içinde atılan bu adımların meşruiyetini sorgulatıyor.

Peki, CDU/CSU’nun meclise taşıyacağı yasa tekliflerinin özü ne?

Kalıcı sınır kontrolleri, geçerli giriş belgesi olmayanların sınırdan geri çevrilmesi ve sınır dışı uygulamalarının hızlandırılması gibi maddeler içeren bu teklifler, Avrupa hukukuna açıkça meydan okuma niteliğinde mi?

SPD ve Yeşiller, bu düzenlemelerin hukuksuz olduğunu ve Almanya’nın sığınmacı politikalarını uluslararası yükümlülüklerinden uzaklaştıracağını vurguluyor. Ancak Aschaffenburg’daki trajik bir saldırının ardından yükselen güvenlik kaygıları, bu sert politikaların kamuoyu nezdinde destek bulmasına zemin hazırlıyor. Almanya’nın, demokratik değerlerini koruyarak göç politikasını nasıl şekillendireceği ise belirsizliğini koruyor.

YENİ POSTA – BERLİN

FOTO: Creative Commons Attribution-Share Alike 3.0 de