Serkan Altuniğne’den seçimlere kahvehaneden bakış: “Kadıköy’de miyim, Berlin’de mi?”

Ünlü senarist ve karikatürist Serkan Altuniğne’nin DW Türkçe için hazırladığı son karikatür, Almanya’daki erken seçim atmosferini bir kahvehane sohbeti tadında ele alıyor. Karikatürde yer alan karakterler, farklı siyasi görüşleri temsil ederken, seçmenlerin seçim stratejileri ve endişeleri mizahi bir dille yansıtılıyor.
Bir karakter stratejik oy kullanacağını belirtirken, bir diğeri aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisine karşı güçlü bir adaya destek vermekten yana. Kimisi BSW dese de seçim barajına takılma kaygısı taşırken, kimisi Hıristiyan Demokrat Birlik’e (CDU) kesinlikle oy vermeyeceğini söylüyor. Birlik’90 / Yeşiller Partisi bile tartışma konusu olurken, Almanya Sosyal Demokrat Partili (SPD) Başbakan Olaf Scholz’a duyulan güvenin oldukça zayıf olduğu görülüyor.

Karikatürde en dikkat çeken ve bir o kadar da gerçekçi detaylardan biri ise, Türkiye’den Almanya’ya göç etmiş bir karakterin hissettiği aidiyet karmaşası: “Kadıköy’de miyim, Berlin’de miyim belli değil!” Bu çarpıcı ifade, göçmenlerin hem fiziksel hem de zihinsel olarak iki farklı dünyada yaşadığı gerçeğini başarılı bir şekilde özetliyor.
Serkan Altuniğne, keskin mizah anlayışını bir kez daha ortaya koyarak toplumsal olaylara özgün bakış açısını yansıtıyor. Penguen ve Uykusuz dergilerindeki çarpıcı çizgileriyle tanınan sanatçı, Berlin’de yaşamaya başlamış olsa da, karikatürlerinde Türkiye ve Almanya arasındaki kültürel bağları mizahi bir perspektifle işlemeye devam ediyor.
Sadece karikatürleriyle değil, senaryo yazarlığıyla da büyük başarılar elde eden Altuniğne, Recep İvedik ve Recep İvedik 2 filmlerini Şahan Gökbakar ile birlikte kaleme aldı ve ilk filmde kısa bir rol üstlendi. Daha sonra Yok Artık ve Yok Artık 2 filmleriyle komedisini beyaz perdeye taşıdı.
Hem çizgileriyle hem de senaryolarıyla izleyicisini güldürmeyi başaran usta sanatçı, sanat aracılığıyla toplumsal olayları yorumlamaya ve izlenimlerini mizahi bir dille aktarmaya devam ediyor. Almanya’daki varlığı, hem Türk toplumuna hem de mizah dünyasına yeni perspektifler kazandırıyor.
YENİ POSTA – BERLİN