Köln’de “Göç Senfonisi”: Fuat Saka’dan ırkçılığa panzehir
Almanya, göçmen ve sığınmacı karşıtlığının seçim sandıklarına yansıdığı ve sağcı güçlerin daha da güçlendiği bir dönemde Türkiye’de yaşayan büyük müzisyen Fuat Saka’nın “Göç Senfonisi”ni ağırlamaya hazırlanıyor.
Dünya prömiyeri 2022 haziranında İstanbul’da yapılan dünyanın “göç” konulu ve isimli ilk senfonisinin Avrupa prömiyeri Köln’de gerçekleştirilecek. Fuat Saka’nın yakın çevresinden edindiğimiz bilgilere göre Köln şehrinin 135 yıllık senfoni orkestrası “Gürzenisch”in eşliğinde Köln Filarmoni Konser Salonu’nda gerçekleştirilecek konserin tarihi de 5 Temmuz 2024 Cuma günü olarak belirlendi. Bu etkinliğin İstanbul’daki konsere Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’yla birlikte ve “onur konuğu” olarak katılan Köln Büyükşehir Belediye Başkanı Henriette Reker tarafından bizzat desteklendiği, zaten Almanya prömiyeri olarak Köln’ün seçilmesinin de onun İstanbul’daki sıcak davetinden kaynaklandığı biliniyor.
Bu arada aynı eserin Münster’de de sahnelenmesinin kesinleştiği, ancak henüz tarihinin belli olmadığı, Frankfurt, Kassel, Darmstadt ve diğer kentler için de girişimlerin sürdüğü öğrenildi. Saka’nın “Göç Senfonisi – Karanlık Sular” adıyla bestelediği eser, Almanya’daki Federal Hükümet’in Kültür ve Medyadan Sorumlu Devlet Bakanı Claudia Roth’un himayesinde gerçekleştirilecek.
BİR YIL GECİKMEYLE GELİYOR
Aslında bir tarafta tüm dünyada ırkçı, yabancı düşmanı ve aşırı sağcı güçler yükselirken, göçmenler ve sığınmacıların yanında yer alan bu devasa müzikal eser Almanya’ya daha önce gelecekti. Ancak pandemi koşulları ve Türkiye’deki seçim süreçleri nedeniyle karşılıklı temaslar gecikmeyle sonuç verdi.
Yaşamının büyük bölümünü Datça’da geçiren usta müzisyen Fuat Saka’nın bestelediği, Yunanistan’da Vangelis Zagrafas’un büyük orkestra için düzenlediği eser, İstanbul Açık Hava Tiyatrosu’nda Şef Anastasios Symeonidis’in yönetiminde Cemil Reşit Rey Okrestrası tarafından icra edilmişti. Zaharias Sypridakis’in Girit kemençesi, Cihan Yurtçu’nun da kavalıyla eşlik ettiği senfonin solistleri de Fuat Saka’nın bizzat kendisi ve Atinalı sanatçı İonna Forti’ydi.
BİR TÜRK, YUNAN, ALMAN ORTAKLIĞI
Ege Denizi’nin iki yakasındaki sanatçılar tarafından ortaya çıkarılan bu büyük eseri bir Türk-Yunan ve Alman ortak çalışması olarak da görmek mümkün. Çünkü bilindiği gibi Fuat Saka da bizzat yaşamının 20 yılını Almanya’da siyasi mülteci ve göçmen olarak geçirdi, bu dönemde Alman vatandaşlığını da aldı, yani şu anda hem Türkiye’nin ve hem de Almanya’nın vatandaşı…
Senfoninin göçün yeniden gündemin en tepesine geldiği ya da getirildiği bir dönemde Almanya’da sahnelenmesinin kesinleşmesinden memnun olduğunu belirten sanatçı, eserini hazırlama sürecini ve hedeflerini şöyle anlatıyor:
“İnsanlığın bitmeyen dramına gümüzde de şahit olmak, sanatçı duyarlılığımın çığlığına yansıyor. Bizzat göçü yaşamı biri olarak göçün yarattığı travmaları, evrensel dil olan notalara dökerek, çekilen acılara ortak olmak istedim. Göç Senfonisi’nin ilk melodilerini ve kompozisyonunu bu duygularla yazdım. Atina’daki sanatçı dostlarım Thanassis Gkikas ve Vangelis Zagrafos’a birlikte çalışmayı teklif ettim. Thanassis ve Vangelis, Almanya Münster’de yaşayan arkadaşım Ahmet Yeşilyaprak’ın da katkılarıyla bu teklifimi kabul ederek, duyarlığıma ortak oldular. Vangelis, kompozisyonları 90 kişilik orkestra için yazdı. Projeyi, Atina ve Datça arasında kurduğumuz sanal iletişim bağıyla başarılı bir şekilde tamamlayabildik. Şimdi de Almanya’da, orkestral müzik açısından dünyanın en gelişmiş ülkelerinden birinde, bu ülkenen saygın orkestraları aracılığıyla sahneleme şansı bulacağız. Bu çok sevindirici. Böylece göç, göçmenler ve sığınmacıların yoğun olarak tartışıldığı, siyasi güçler tarafından istismar edilerek, seçim kampanyalarına malzeme edildiği bir dönemde ben ve arkadaşlarım milyonlarca göçmenin ve mültecinin sesi olmaya çalışacağız.”
Beşi enstrümental, beşi de Fuat Saka’nın özgün eserleri olan 10 şarkılık senfoni için Almanya’ya gidecek olan ekibe Atina’dan sanatçılar Vangelis Zagrafas, Zaharias Sypridakis, Cihan Yurtçu ve İonna Forti de katılacak.
NEDRET SEKBAN’IN RESİMLERİ
Saka’nın yaşadıkları yerleri terkedip, başka diyarlara göç eden, sürülen insanların yaşam mücadelelerini desteklemek hedefiyle kaleme aldığı eserlerden biri (Nereye), 1960’lı yılların başında Almanya’ya göç ettikten sonra, burada genç yaşta yaşamını yitiren abisi Sürap Saka’ya ithaf ettiği bir ağıt.
Senfoninin Türkiye’deki program kitapçıklarında yer alan resimler de ülkemizin tanınmış ressamlarından Nedred Sekban’dan. “Karanlık sular”da yaşanan göç trajedilerini olağanüstü bir duyarlıkla tuvaline döken sanatçının eserleri Almanca-Türkçe program kitapçıklarında da yer alacak.
Bu arada senfoninin Türkiye’de sahnelenmesi için de girişimler sürüyor. Eserin Türkiye’de ikinci kez sahneleneceği kent İzmir, diğer kentlerin ilgili kültür daireleriyle temaslar da devam ediyor. İzmir Büyük Şehir Belediyesi’nin organizasyonuyla gerçekleştirilecek konser 31 Ocak 2024 tarihinde icra edilecek.
ÇOK YÖNLÜ MÜZİSYEN
Anadolu’nun dört bir köşesinden, Almanya, Yunanistan, Gürcistan ve birçok ülkeden halk müziği eserlerini, kendi kurduğu çok uluslu, çok renkli müzik grupları eşliğinde kendine has tarzıyla yeniden yorumlayan Fuat Saka, bunun yanısıra başta Nazım Hikmet olmak üzere birçok değerli şairimizin eserlerinden de sevilen besteleriyle tanınıyor.
Yaşamı boyunca eşitlik, özgürlük ve tam demokrasi için sesini yükselten Fuat Saka, en son şubat ayındaki büyük deprem faciasının ardından ürettiği “Çığlık“ adını verdiği eseriyle gündeme geldi. Felaketi konu alan, felaketi unutturmamayı ya da hatırlatmayı, oradaki “çığlık”lara her daim kulak vermeyi hedefleyen bu eser de tıpkı göç senfonisi gibi bu alandaki bir ilk eser olmuştu.
Son olarak İstanbul’da Anadolu Hisarı’ndaki konserinde müzikseverlerle biraraya gelen Fuat Saka, önümüzdeki günlerde de Ankara, Trabzon ve Ordu’da vereceği konserlerle yoluna devam ediyor.
GÜRSEL KÖKSAL – FRANKFURT