Kuzey Akımı’na sabotaj, Berlin hükümetini sarsmaya başladı

 İşte son iddialar: Boru hattını Putin değil Zelenskiy hükümeti patlatmış, Almanya haberdarmış…

Aslında pek de karanlık olmayan, ama üstünün örtülmeye çalışıldığı başından beri gözleri tırmalayan bir sabotajın arka planı aydınlanıyor mu? Yeni iddialar var. Buna göre, Kuzey Akım Boru hattını iddia edildiği gibi Putin değil Zelenskiy hükümeti patlatmış, Alman hükümeti ise daha önceden bu planlardan haberdarmış. Görünen o ki, Başbakan Olaf Scholz’un koltuğu sallanıyor, eğer başını çektiği, kamuoyu araştırmalarında çoktan erimiş hükümet düşerse buna kimse şaşırmayacak. 

Gerçekten öyle mi?

PULİTZER ÖDÜLLÜ HERSH “SCHOLZ BİLİYOR” DEMİŞTİ

Bundan sadece birkaç ay önce ABD’li yıldız gazeteci Seymour Hersh, Kuzey Akım boru hattını ABD’nin Norveç’in yardımıyla patlattığını öne sürmüştü. Araştırmacı gazeteci 85 yaşındaki Hersh, Substack adlı web sitesinde bir makale kaleme alarak  Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un doğalgaz boru hattının ABD ve Norveç tarafından patlatıldığını ve işin içinde de Joe Biden’ın olduğunu bildiği halde “bir örtbasa karıştığını” ileri sürmüştü. Hersh’ün ABD konusunda yanıldığı konusunda bir eğilim var. Medyaya düşen haberlerde doğalgaz hattını asıl patlatanın Zelenskiy hükümeti olduğuna dikkat çekiliyor. 

AVRUPA DA ABD İSTİHBARATI DA SABOTAJDAN 3 AY ÖNCE HABERDARMIŞ

Investing.com’un haberine göre, durum şöyle: 

“Sadece 3 hafta önce WaPo’nun bir haberi, Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy’nin bu yılın başlarında Macaristan’a giden bir petrol boru hattının havaya uçurulmasını bizzat önerdiği iddiasıyla bir sansasyon yarattı. Washington Post, bir istihbarat sızıntısına dayanarak, en üst düzey askeri yetkili General Valerii Zaluzhnyi’nin Kuzey Akım boru hatlarının sabote edilmesi emrini verdiği iddiasına yer verdi.”

Habere göre Hersh ancak bir konuda haklı çıktı: Haziran 2022 gibi erken bir tarihte, saldırıdan üç ay önce, bir Avrupa istihbarat servisinin bu planlamadan haberdar olduğu ve bunun üzerine ABD istihbarat servisi CIA’in bilgilendirildiği iddia ediliyor.

BATI NEDEN SALDIRIYA ENGEL OLMADI?

İddialara göre, CIA de toplanan kanıtları o kadar geçerli buldu ki, saldırı gerçekleşmeden önce hem Alman, hem de diğer Avrupa istihbarat servisleri bu konuda bilgilendirildi.

Eğer istihbarat sızıntısındaki bilgiler doğruysa, bundan şu sonuç çıkarılabilir. Batı, kendi sağduyusuna rağmen Rusya’yı saldırıyı gerçekleştirmekle suçladı, çünkü bu tür bir gerçek kendi konseptine uyuyordu. Ancak bu aynı zamanda saldırıyı önleyebilecek bir pozisyonda olmadığı ya da olmak istemediği gerçeğini de içermekte.

Washington Post tarafından ele alınan anlatımın gerçeğe daha yakın olduğu, bilgilerin Alman soruşturmacıların bulgularıyla pek çok noktada örtüşmesi gerçeğiyle destekleniyor. Makalede şu ifadeler yer alıyor:

“Saldırıya karışanların sayısı ve saldırı yöntemlerini de içeren son derece ayrıntılı bilgiler, Batılı müttefiklerin yaklaşık bir yıldır Kiev’in sabotaj yaptığından şüphelenmek için bir temele sahip olduğunu gösteriyor.

Bu değerlendirme geçtiğimiz aylarda Alman kolluk kuvvetlerinin, Avrupa servislerinin Ukrayna’yı suçladığı patlayıcı saldırısıyla çarpıcı benzerlikler taşıyan kanıtlar bulmasıyla daha da güçlendi.”

Üç hafta önce Macaristan, Zelenskiy’nin ülkeye petrol sağlayan boru hattını havaya uçurmayı planladığını öğrendiğinde, Macar güvenlik danışmanı Péter Tarjányi net ifadeler kullandı ve bir NATO üyesinin altyapısına yönelik planlı bir terör saldırısından söz ederek bunun sonuçsuz kalmaması gerektiğini söyledi. Hükümet sözcüsü Zoltán Kovács ise bunun “bir NATO ülkesine yönelik bir komplo” olduğunu söyledi.

ZELENSKY’NİN BİLDİĞİ HALDE İNKAR ETTİ Mİ?

Öte yandan Almanya’nın ana akım dışı ve etkili haber-analiz sitelerinden Telepolis’te çıkan habere göre, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’in eylemi inandırıcı bir şekilde inkâr edebilmek için planlardan haberdar olmadığı söyleniyor. Ukrayna, örneğin Almanya ile diplomatik rahatsızlıkları önlemek için buna özel bir önem veriyor. Operasyon başlangıçta NATO’nun BALTOPS manevrasını takip edecek şekilde planlanmış. 5-17 Haziran 2022 tarihleri ​​arasında Baltık Denizi’ndeki çeşitli NATO ülkelerinin donanmaları, isimsiz denizaltılarla nasıl başa çıkılacağı konusunda tatbikat yapmıştı. Ancak “hâlâ belirsiz olan nedenlerden dolayı” Ukrayna planları o dönemde askıya almış.

PLANLARLA SALDIRI PROSEDÜRÜ ÖRTÜŞÜYOR

Diğer taraftan Washington Post’a göre Eylül 2022’deki saldırının prosedürü, bazı detaylarda orijinal planlarla birebir örtüşüyor. Bu plana göre, Ukrayna Özel Harekât Birimi’nin altı üyesinin sahte kimliklerle bir tekne kiralaması gerekiyordu. Daha sonra bir dalgıçla Baltık Denizi’nin dibine dalmalı, boru hatlarını yok etmeli ve fark edilmeden kaçmalıydılar.

Bazı noktalarda ise eylül ayındaki saldırı prosedürü planlanandan farklılıklar da içeriyor. Bilgileri toplayan Avrupa gizli servisi, yalnızca Kuzey Akım 1’in saldırıya uğrayacağını varsaymış, daha yeni boru hattı olan Kuzey Akım 2’den bahsetmemiş. Ayrıca sabotajcılar da Andromeda ile daha önce planlanandan farklı bir konumdan saldırıya geçmişler. 

Avrupa gizli servisi bulgularını CIA ile paylaştıktan sonra, Langley’de başlangıçta bir dizi şüphe ortaya çıktı. Daha önce, konudan haberdar olan bir kişiye göre, Ukraynalı kaynak herhangi bir güvenilir bilgi sağlamamıştı. Avrupalıların kaynağı güvenilir olarak değerlendirdiği belirtiliyor.

CİA HAZİRAN’DA ALMANYA’YI HABERDAR ETMİŞ

Haziran ayında CIA, bilgilerini Alman tarafıyla paylaştı. Alman gizli servisi de milletvekillerini meclis tatiline çıkmadan önce haziran sonunda bilgilendirdi. Federal hükümetin bu bilgilere tepki gösterip göstermediği ise belli değil.

OLAF SCHOLZ’A İSTİFA ÇAĞRISI

Geçen mart ay sonunda yeniposta.net sayfalarından Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un başının bu sefer ciddi şekilde dertte olduğuna işaret etmiştik ve sosyal medya kullanıcılarının da Almanya Sosyal Demokrat Partisi’nden (SPD) Başbakan Scholz’u istifaya çağırdıklarına yer vermiştik.  O dönemde aşırı sağcı parti Almanya için Alternatif (AfD) de fırsatı kaçırmamış ve Scholz’a istifa çağrısında bulunmuştu.

BATI MEDYASI ÜÇ MAYMUNU OYNADI

Ortalık doğalgaz boru hattı sabotajının ardındaki isimlerle ilgili iddialarla çalkalanırken ve savaşın kaderini değiştirebilecek çok önemli suçlamalar ortaya saçılırken, Batı medyası üç maymunu oynamayı seçmiş, iddiaları ortaya atan Pulitzer ödüllü dünya çapında ünlü ABD’li gazeteci Hersh’ü hedefe koymuştu. 

Şimdi ise iddiaların boyutları devasa nitelikte. ABD ve Avrupa istihbaratlarının ve hükümetlerinin bilgisi dahilinde dünyanın gözleri önünde bir sabotaj düzenleniyor ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin NATO ve müttefikleri tarafından suçlu olmadığı bilindiği halde itham ediliyor. Ukrayna dahil herkes gerçekten bu işin içinde Putin’in olmadığını biliyor. 

Yetmiyor, Batılı hükümetlerin güdümündeki ana akım, medya olayın arka planını araştırmak yerine Rusya düşmanlığı yapan korodaki yerini alıyor. 

SCHOLZ’UN KOLTUĞU GERÇEKTEN SALLANIR MI?

Gelelim Almanya’ya:  Scholz’un koltuğu gerçekten sallanır mı?

Konudan haberdar çok sayıda üst düzey Batılı siyasetçinin makamlarına  veda etmesi gerekecek mi?

Ok yaydan çoktan çıktı.

Savaşa koşa koşa giden Avrupa hükümetlerinde ahlak ve vicdandan hâlâ söz edilebilir mi gerçekten?

Mart ayında da bu kirli hikâyeyi yazmıştık. O yazıdan finalle bitirelim:

Şu senaryo mümkün: Biden, Scholz ve Zelenskiy hepsi itiraf edebilirler ve bunun “haklı dava için” gerekli bir hamle olduğunu da söyleyebilirler. Yani yersen. Ne yazık ki her iki durumda da Avrupa’yı kaos bekliyor diyebiliriz.  
IŞIN ERTÜRK – STUTTGART

FOTO: By Sandro Halank, Wikimedia Commons, CC BY-SA 4.0, CC BY-SA 4.0,